MÂİDE-76

Anasayfa » MÂİDE Suresi » MÂİDE-76
share on facebook  tweet  share on google  print  

MÂİDE-76

"MÂİDE Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<5/MÂİDE-76>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

قُلْ أَتَعْبُدُونَ مِن دُونِ اللّهِ مَا لاَ يَمْلِكُ لَكُمْ ضَرًّا وَلاَ نَفْعًا وَاللّهُ هُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ

Kul e ta’budûne min dûnillâhi mâ lâ yemliku lekum darran ve lâ nef’â(nef’an) vallâhu huves semîul alîm(alîmu).

De ki; “Allah’tan başka, size zarar ve fayda (yarar) vermeye gücü yetmeyen (malik olmayan) şeylere mi kul oluyorsunuz?” Ve Allah, O, en iyi işitendir, en iyi bilendir. 
1. kul : de, söyle
2. e : mi?
3. ta'budûne : kul oluyorsunuz
4. min dûni allâhi : Allâh'tan (cc.) başka
5. mâ lâ yemliku : birşeye malik olmayan
6. lekum : size
7. darran : bir zarar
8. ve lâ nef'an : ve bir fayda vermeyen
9. ve allâhu : ve Allâh (cc.)
10. huve : o
11. es semî'u : en iyi işiten
12. el alîmu : en iyi bilen

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Burada Allahû Tealâ putlardan bahsediyor. İnsanlar putlara tapıyorlar. Taptıkları putlarla Allah'a şirk koşmuş oluyorlar. Müşriklere “Neden Allah'a şirk koşuyorsunuz?” denildiğinde Zumer Suresinin 3. âyet-i kerimesinde belirtildiği gibi “Biz, onlara (putlara) sadece bizi Allah'a yakın bir makama yaklaştırmaları için tapıyoruz (dediler).”

39/ZUMER-3: E lâ lillâhid dînul hâlis(hâlisu), vellezînettehazû min dûnihî evliyâ, mâ na’buduhum illâ li yukarribûnâ ilallâhi zulfâ, innallâhe yahkumu beynehum fî mâ hum fîhi yahtelifûn(yahtelifûne), innallâhe lâ yehdî men huve kâzibun keffâr(keffârun).

Halis dîn, Allah içindir, öyle değil mi? Ve O'ndan (Allah'tan) başka dostlar edinenler: "Biz, onlara (putlara) sadece bizi Allah'a yakın bir makama yaklaştırmaları için tapıyoruz." (dediler). Muhakkak ki Allah, hakkında ihtilâf ettikleri şey için onların aralarinda hüküm verir. Muhakkak ki Allah, yalanlayan ve inkar ederleri hidayete erdirmez.

Dünya hayatında Allah'a ulaşmayı dilemeyen herkes Allah'tan başkasını dost (velî) edinmiştir. Allahû Tealâ bu durumu Bakara-257'de açıklamaktadır.

2/BAKARA-257: Allâhu velîyyullezîne âmenû, yuhricuhum minez zulumâti ilen nûr(nûri), vellezîne keferû evliyâuhumut tâgûtu yuhricûnehum minen nûri ilâz zulumât(zulumâti), ulâike ashâbun nâr(nâri), hum fîhâ hâlidûn(hâlidûne).

Allah, âmenû olanların (Allah'a ulaşmayı dileyenlerin) dostudur, onları (onların nefslerinin kalplerini) zulmetten nura çıkarır. Ve kâfirlerin dostları taguttur (onlar, şeytanı dost edinirler, şeytan kimseye dost olmaz), onları (onların nefslerinin kalplerini) nurdan zulmete çıkarırlar. İşte onlar, ateş ehlidir. Onlar, orada ebedî kalacak olanlardır.

Allahû Tealâ kitaptan kendilerine bir pay verilen kimselerin CİBT (putlar) ve TAGUTa (insan ve cin şeytanlar) inandıklarını Nisâ-51'de belirtiyor.

4/NİSÂ-51: E lem tere ilellezîne ûtû nasîben minel kitâbi yu’minûne bil cibti vet tâgûti ve yekûlûne lillezîne keferû hâulâi ehdâ minellezîne âmenû sebîlâ(sebîlen).

Kitaptan kendilerine pay verilen kimseleri görmedin mi? Cibte (kâhinlere, putlara) ve tâguta (insan ve cin şeytanlara) inanıyorlar ve inkâr eden kimseler için de, "Bunlar îmân eden kimselerden daha doğru bir yoldadır." diyorlar.

 

5/MÂİDE-76

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : De ki; "Allah'tan başka, size zarar ve fayda (yarar) vermeye gücü yetmeyen (malik olmayan) şeylere mi kul oluyorsunuz?" Ve Allah, O, en iyi işitendir, en iyi bilendir.
Diyanet İşleri : (Ey Muhammed!) De ki: “Allah’ı bırakıp da, sizin için ne bir zarara ne de bir yarara gücü yeten şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.”
Abdulbaki Gölpınarlı : De ki: Allah'ı bırakıp size ne bir zararı dokunacak, ne bir faydası gelecek bir varlığa mı kulluk ediyorsunuz? Ve Allah, her şeyi duyar, bilir.
Adem Uğur : De ki: Allah'ı bırakıp da sizin için fayda ve zarara gücü yetmeyen şeylere mi tapıyorsunuz? Hakkıyla işiten ve bilen yalnız Allah'tır.
Ahmed Hulusi : De ki: "Allâh dûnunda, sizin için bir zarar veya faydası olmayanlara mı kulluk ediyorsunuz? Allâh 'HÛ'dur; Semi' ve Aliym. "
Ahmet Tekin : 'Allah’ı bırakıp, kulları durumundakilerden, size zarar vermeye ve fayda sağlamaya gücü yetmeyen şeylere mi tapıyorsunuz? Allah her şeyi işitir. İlmi her şeyi kucaklar.' de.
Ahmet Varol : De ki: 'Allah'tan ayrı olarak size bir zararı ve yararı olmayacak varlıklara mı tapıyorsunuz? Oysa Allah duyandır, bilendir.'
Ali Bulaç : De ki: "Size yarara da, zarara da güç yetirmeyen Allah'tan başka şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa Allah, işitendir, bilendir."
Ali Fikri Yavuz : De ki: Allah’ı bırakıp da size ne bir zarar, ne de bir fayda sağlamayan şeylere mi tapıyorsunuz? Halbuki Allah, bütün söylediklerinizi işitendir, bütün yaptıklarınızı bilendir.
Bekir Sadak : «ize zarar da fayda da veremiyecek, Allah'tan baska birine mi kulluk ediyorsunuz?» de. Allah hem isitir, hem bilir.
Celal Yıldırım : De ki: Allah'ı bırakıp da size zarar ve yarara sahip olamayan şeylere mi tapıyorsunuz ? Allah (her şeyi) işitendir, bilendir.
Diyanet İşleri (eski) : 'Size zarar da fayda da veremeyecek, Allah'tan başka birine mi kulluk ediyorsunuz?' de. Allah hem işitir, hem bilir.
Diyanet Vakfi : De ki: Allah'ı bırakıp da sizin için fayda ve zarara gücü yetmeyen şeylere mi tapıyorsunuz? Hakkıyla işiten ve bilen yalnız Allah'tır.
Edip Yüksel : De, 'ALLAH'tan başka, size zarar ve yarar veremiyenlere mi tapıyorsunuz? ALLAH İşitir, Bilir.'
Elmalılı Hamdi Yazır : De ki; ya daha siz Allahı bırakıyorsunuz da siz kendiliklerinden ne bir zarara, ne bir faideye malik olmayan şeylere mi tapıyorsunuz, halbuki Allah işiden, bilen ancak o.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : De ki: «Siz Allah'ı bırakıp da size kendiliklerinden ne zarar ne de yarar verme gücü bulunmayan şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa herşeyi işiten ve bilen yalnız Allah'tır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : De ki: «Allah'ı bırakıp da size ne zarar, ne de fayda vermeye gücü yetmeyen şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa Allah işitendir, bilendir».
Fizilal-il Kuran : De ki; «Allah'ı bırakıp size ne zarar ve ne de yarar dokundurmaya gücü yetmeyen nesnelere mi tapıyorsunuz? Oysa Allah herşeyi işitir ve herşeyi bilir.
Gültekin Onan : De ki: "Size yarara da, zarara da güç yetirmeyen, Tanrı'dan başka şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa Tanrı işitendir, bilendir."
Hasan Basri Çantay : De ki: «Allâhı bırakıp da size ne bir zarar, ne de bir fâide yapmıya gücü yetmeyen şeylere mi tapıyorsunuz? Halbuki (her şey'i) işiden, (her şey'i) bilen Allahın kendisidir».
Hayrat Neşriyat : De ki: 'Allah’ı bırakıp, sizin için ne bir zarar ne de bir faydaya mâlik olmayan şeylere mi tapıyorsunuz?' Hâlbuki, Semî' (hakkıyla işiten), Alîm (herşeyi bilen) ancak Allah’dır.
İbni Kesir : De ki: Allah'ı bırakıp da size ne bir zarar, ne de bir fayda veremeyecek birine mi ibadet ediyorsunuz? Halbuki Allah, Semi', Ali olanın kendisidir.
Muhammed Esed : De ki: "Allahın yanı sıra size ne bir fayda sağlama ne de zarar verme gücü olmayan şeye mi taptınız? Oysa yalnız Allahtır her şeyi duyan, her şeyi bilen!"
Ömer Nasuhi Bilmen : De ki: «Allah Teâlâ'dan başkasına mı, sizin için zarara da, faideye de mâlik olmayan şeylere mi tapıyorsunuz? Halbuki, (her şeyi bihakkın) işitici ve bilici olan ancak Allah Teâlâ'dır.»
Ömer Öngüt : De ki: “Allah'ı bırakıp da, size ne bir zarar ne de bir fayda vermeye gücü yetmeyen şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa Allah işitendir, bilendir. ”
Şaban Piriş : De ki: -Siz Allah’ı bırakıp da size zarar da fayda da vermesi mümkün olmayan birine mi kulluk ediyorsunuz? Oysa Allah, hem işitendir, hem bilendir.
Suat Yıldırım : De ki: Siz Allah’tan başka, size ne zarar, ne de fayda vermeye gücü yetmeyen âciz mahluklara mı ibadet ediyorsunuz? Halbuki hakkıyla işiten ve bilen yalnız Allah’tır.
Süleyman Ateş : De ki: "Allâh'ı bırakıp size ne zarar, ne de yarar vermeğe gücü yetmeyen şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa Allâh, işiten, bilendir (O'na tapmanız gerekmez mi?)."
Tefhim-ul Kuran : De ki: «Size yarara da, zarara da güç yetirmeyen Allah'tan başka şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa Allah, işitendir, bilendir.»
Ümit Şimşek : De ki: Allah'ı bırakıp da size ne zararı, ne de faydası dokunmayan şeylere mi kulluk ediyorsunuz? Oysa Allah herşeyi işiten, herşeyi bilendir.
Yaşar Nuri Öztürk : Söyle onlara: "Allah'ın yanında bir de, size zarar yahut yarar sağlama gücü olmayan şeylere mi kölelik/kulluk ediyorsunuz? Allah, en iyi duyan, en iyi bilenin ta kendisidir."
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 31.10.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119120

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
58.777