MÂİDE-61

Anasayfa » MÂİDE Suresi » MÂİDE-61
share on facebook  tweet  share on google  print  

MÂİDE-61

"MÂİDE Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<5/MÂİDE-61>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

وَإِذَا جَآؤُوكُمْ قَالُوَاْ آمَنَّا وَقَد دَّخَلُواْ بِالْكُفْرِ وَهُمْ قَدْ خَرَجُواْ بِهِ وَاللّهُ أَعْلَمُ بِمَا كَانُواْ يَكْتُمُونَ

Ve izâ câukum kâlû âmennâ ve kad dehalû bil kufri ve hum kad haracû bihî, vallâhu a’lemu bimâ kânû yektumûn(yektumûne).

Ve (onlar) size geldikleri zaman: “Îmân ettik.” dediler. Oysa onlar, küfürle girip, küfürle çıkmışlardır. Ve Allah, onların gizlediklerini çok iyi bilir. 
1. ve izâ câû-kum : ve size geldikleri zaman
2. kâlû âmennâ : iman ettik dediler
3. ve kad dehalû : ve girmişlerdir.
4. bi el kufri : küfür ile
5. ve hum : ve onlar
6. kad haracû bi-hi : onunla çıkmışlardı
7. ve allâhu a'lemu : ve Allâh (cc.) daha iyi bilir, çok iyi bilir
8. bimâ kânû : oldukları şeyi
9. yektumûne : gizliyorlar

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Burada Hucurât Suresinin 14. âyet-i kerimesi ile yakın bir ilişki görüyoruz. Orada da Araplar dediler ki; “îmân ettik, mü'min olduk.” Habibim de ki “Hayır siz mü'min olmadınız. Çünkü kalplerinizin içine îmân girmedi.” Yani Allahû Tealâ kalbinizdeki varsa engelleri alıp ihbatı koymadı. Burada, Allah'a ulaşmayı dilemezlerse, mürşid önünde tövbe ettikleri halde insanların mürşidin yanına küfürle girip, küfürle çıktıklarını görüyoruz. Tövbe merasiminde, Allah'a ulaşmayı dilemedikleri için münafıklar zaten sadece Peygamber (S.A.V) Efendimizi ve sahâbeyi aldatmak niyetiyle tâbî olur göründükleri ve el öptükleri için burada sonucu alamadıkları kesinleşiyor. Allahû Tealâ onların kalplerinde gizlediklerini bilir. Bu insanlar Allah'a ulaşmayı dilemedikleri için, kalplerinde engeller alınıp ihbat konulmamıştır. Allahû Tealâ, kalplerindeki talebi işitmiş, görmüş, bilmiş ve kalplerinin içine ihbat koymadığı için kalplerine îmân girmemiştir. Burada “Allah onların kalplerinde gizlediklerini bilir.” demekle Allah'a ulaşmayı dilemediklerini ve ihsanla tâbî olmadıklarının muhtevasını ifade ediyor. Bu sebeple, onların mü'min olmaları hiçbir zaman mümkün değildir.

49/HUCURÂT-14: Kâletil a’râbu âmennâ, kul lem tu’minû ve lâkin kûlû eslemnâ ve lemmâ yedhulil îmânu fî kulûbikum, ve in tutîullâhe ve resûlehu lâ yelitkum min a’mâlikum şey’â(şey’en), innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Araplar: “Biz âmenû olduk.” dediler. (Onlara) de ki: “Siz âmenû olmadınız (Allah'a ulaşmayı dilemediniz). Fakat: “Teslim olduk.” deyin. Kalplerinize (içine) îmân girmedi. Ve eğer Allah'a ve O'nun Resûlü'ne itaat ederseniz (Allah'a ulaşmayı dilerseniz), amellerinizden bir şey eksiltmez. Muhakkak ki Allah, Gafur'dur, Rahîm'dir.”

 

5/MÂİDE-61

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Ve (onlar) size geldikleri zaman: "Îmân ettik." dediler. Oysa onlar, küfürle girip, küfürle çıkmışlardır. Ve Allah, onların gizlediklerini çok iyi bilir.
Diyanet İşleri : (Yanınıza) küfürle girip yine (yanınızdan) küfürle çıktıkları hâlde, size geldiklerinde “İnandık” dediler. Allah, onların saklamakta oldukları şeyi daha iyi bilir.
Abdulbaki Gölpınarlı : Sizin yanınıza geldiler mi, inandık derler, halbuki onlar, bulunduğunuz yere kâfirlikle girdikleri gibi gene kâfirlikle çıkmışlardır ve Allah, onların gizlediğini, onlardan daha iyi bilir.
Adem Uğur : Yanınıza inkârla girip yine inkârla çıktıkları halde size geldiklerinde "inandık" derler. Allah gizlediklerini daha iyi bilmektedir.
Ahmed Hulusi : Size geldiklerinde "İman ettik" dediler. . . Gerçekte ise (yanınıza) inkârla girip, yine onunla çıkmışlardır. . . Allâh gizlemekte olduklarını, yaptıklarını yaratan olarak daha iyi bilir.
Ahmet Tekin : Size geldikleri zaman, sözde:
'İman ettik' dediler. Halbuki yanınıza kâfir olarak girip, kâfir olarak çıkmışlardır. Allah onların gizlemeyi alışkanlık haline getirdikleri şeyi, hilelerini, tuzaklarını, kinlerini ve düşmanlıklarını çok iyi bilir.
Ahmet Varol : Size geldiklerinde: 'İman ettik' derler. Oysa onlar inkarla girmişler ve yine o hal üzere çıkmışlardır. Allah onların gizlemekte olduklarını daha iyi bilir.
Ali Bulaç : Size geldiklerinde: "İnandık" derler. Oysa onlar inkârla girmişlerdir ve yine onunla çıkmışlardır. Allah, gizli tutmakta olduklarını daha iyi bilir.
Ali Fikri Yavuz : O münâfıklar size geldikleri zaman: “- Biz iman ettik” derler. Halbuki onlar, senin yanına gizledikleri küfürle girdiler ve yine onunla çıkıp gittiler. Allah onların neler gizlemiş bulunduklarını kendilerinden çok iyi bilendir.
Bekir Sadak : Size geldiklerinde «Inandik» derler, oysa yaniniza inkarci olarak girmis ve yine inkarci olarak cikmislardir. Gizlemekte olduklarini Allah daha iyi bilir.
Celal Yıldırım : Size geldikleri zaman, «inandık» derler. Halbuki (yanınıza) küfür ile girip yine küfür ile çıktılar. Allah onların gizlediklerini çok iyi bilir.
Diyanet İşleri (eski) : Size geldiklerinde 'İnandık' derler, oysa yanınıza inkarcı olarak girmiş ve yine inkarcı olarak çıkmışlardır. Gizlemekte olduklarını Allah daha iyi bilir.
Diyanet Vakfi : Yanınıza inkârla girip yine inkârla çıktıkları halde size geldiklerinde «inandık» derler. Allah gizlediklerini daha iyi bilmektedir.
Edip Yüksel : Size geldiklerinde, 'İnandık,' dediler. Oysa yanınıza inkarlarıyla girip inkarlarıyla çıkmışlardı. Onların gizlediklerini ALLAH daha iyi biliyor.
Elmalılı Hamdi Yazır : Size geldiklerinde de «amennâ» derler, halbuki kâfir girmişler kâfir çıkmışlardır, neler ketmediyor idiklerini ise Allah kendilerinden daha iyi bilir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Size geldiklerinde: «Biz inandık.» derler. Oysa yanınıza kafir girmiş kafir çıkmışlardır. Allah ise onların neler sakladıklarını kendilerinden daha iyi bilir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar, size geldikleri zaman, «iman ettik» dediler. Oysa yanınıza kâfir olarak girip, kâfir olarak çıkmışlardır. Allah, onların gizlediklerini çok iyi bilir.
Fizilal-il Kuran : Bunlar yanınıza geldiklerinde, «inandık» dediler. Oysa yanınıza, kafir olarak girmiş ve yine kafir olarak çıkmışlardır. Allah onların gizli tuttukları duyguları herkesten iyi bilir.
Gültekin Onan : Size geldiklerinde "inandık" derler. Oysa onlar küfürle girmişlerdir ve yine onunla çıkmışlardır. Tanrı, gizli tutmakta olduklarını daha iyi bilir.
Hasan Basri Çantay : Size geldikleri zaman «îman etdik» derler. Halbuki onlar muhakkak küfr ile girmişler, yine muhakkak onunla çıkmışlardır. Allah onların neler gizlemekde olduklarını çok iyi bilendir.
Hayrat Neşriyat : Ve (yahudi münâfıkları) size geldikleri zaman: 'Îmân ettik' derler; hâlbuki şübhesiz (yanınıza) küfürle girmişler yine onlar şübhesiz onunla çıkmışlardır. Hâlbuki Allah onların gizlemekte olduklarını en iyi bilendir.
İbni Kesir : Size geldiklerinde; iman ettik, derler. Halbuki onlar, küfür ile girmişler ve onlar yine onunla çıkmışlardır. Ve Allah; gizlemekte olduklarını çok daha iyi bilir.
Muhammed Esed : Onlar, sana geldiklerinde, "İnanıyoruz!" derler: Oysa, aslında hakikati inkar niyeti ile gelirler ve aynı şekilde ayrılırlar. Ama Allah, onların gizlediği her şeyin farkındadır.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve size geldikleri zaman, «İmân ettik» derler. Halbuki, onlar muhakkak münkir olarak girmişler ve muhakkak münkir olarak çıkmışlardır. Allah Teâlâ da onların gizlediklerini çok iyi bilendir.
Ömer Öngüt : Size geldikleri zaman: “İnandık!” derler. Halbuki yanınıza kâfir olarak girip kâfir olarak çıkmışlardır. Allah onların gizlediklerini daha iyi bilir.
Şaban Piriş : Size geldiklerinde: -İman ettik, derler, oysa yanınıza kafir olarak girmiş ve yine kafir olarak çıkmışlardır. Gizlemekte olduklarını Allah daha iyi bilir.
Suat Yıldırım : Sizin yanınıza geldikleri zaman: "Biz müminiz" derler. Halbuki gerçekte onlar kâfir olarak girmişler, yine kâfir olarak çıkmışlardır. Onların içlerinde gizledikleri nifakı Allah pek iyi bilir.
Süleyman Ateş : (Onlar) size geldiklerinde "inandık" derler. Oysa küfürle (yanınıza) girmişler, yine onunla (yanınızdan) çıkmışlardır. Allâh onların (içlerinde) gizlediklerini daha iyi bilir.
Tefhim-ul Kuran : Size geldiklerinde: «İnandık» derler. Oysa onlar küfürle girmişlerdir ve yine onunla çıkmışlardır. Allah, gizli tutmakta olduklarını daha iyi bilir.
Ümit Şimşek : Sana geldikleri zaman 'İnandık' derler; oysa yanına kâfir girmiş, oradan kâfir çıkmışlardır. Allah ise onların saklamakta olduklarını pek iyi bilir.
Yaşar Nuri Öztürk : Size geldiklerinde "İnandık!" derler. Gerçekte ise küfürle girmiş, yine onunla çıkmışlardır. Neler saklıyor olduklarını Allah daha iyi bilir.
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 31.10.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119120

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
58.682