A'RÂF-114

Anasayfa » A'RÂF Suresi » A'RÂF-114
share on facebook  tweet  share on google  print  

A'RÂF-114

"A'RÂF Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<7/A'RÂF-114>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

قَالَ نَعَمْ وَإَنَّكُمْ لَمِنَ الْمُقَرَّبِينَ

Kâle ne’am ve innekum le minel mukarrebîn(mukarrebîne).

(Firavun) şöyle dedi: “Evet ve siz mutlaka en yakın olanlardan (olacaksınız).”  
1. kâle : dedi
2. ne'am : evet
3. ve inne-kum : ve muhakkak siz
4. le : elbette
5. min el mukarrebîne : en yakın olan kimselerden

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Firavun, bütün ülkelere adamlar gönderip, şeytanla işbirliği yapan bütün sihirbazları çağırıyor ve Hz. Musa'ya karşı mutlaka gâlip gelmek istiyor. Ona göre Hz. Musa, bir iddia sahibidir: “Ben Allah'ın Resûl'üyüm. Allahû Tealâ, beni sana gönderdi. Seni ve kavmini kurtarmaya geldim.”

Kendini tanrı ilân eden firavun için bu kişinin mutlaka mağlup edilmesi lâzımdır. Daha evvel Hz. Musa, asasını ejderha hüviyetine büründürmüştür. Allah'tan yardım aldığı için eli ışık saçan bir el haline gelmiştir. Firavunun etrafındaki insanlar da bunları görmüşlerdir. Ve Hz. Musa, fizik ötesi bir insan olarak görünmektedir. Ama bunun Allah'tan geldiği inkâr edilerek onun bir büyücü olduğu ifade edilmiştir.

Peygamber Efendimiz (S.A.V), Mekke'nin ileri gelenlerine: “İslâm'a neden girmiyorsunuz?” diye sorduğu zaman onlar: “Şu Ay'ı görüyor musun? Sen bu Ay'ı ikiye böldüğün gün biz sana tâbî oluruz.” demişlerdi.

O da: “Ben Ay'ı ikiye bölemem. Ben de sizin gibi bir insanım ama Rabbimden talepte bulunurum. Eğer talebi kabul ederse, O, Ay'ı ikiye böler.” demişti.

Allahû Tealâ Ay'ı ikiye böldü. Peygamber Efendimiz (S.A.V) onlara vaadlerini hatırlattı ve: “İşte bu apaçık bir sihirdir.” dediler.

Peygamber Efendimiz (S.A.V), Son Peygamber'dir. Ondan sonra gelecek olan hiç kimse mucize gösteremez. Çünkü hiçbirisi peygamber olamaz. Peygamber Efendimiz (S.A.V)'den sonra bir peygamber yani nebî gelmesi hiçbir zaman söz konusu değildir. Öyleyse mucizeler devri kapanmış durumdadır. Allahû Tealâ, ikram buyurursa keramet olayı tahakkuk eder. Keramet de, kişisel değil tanrısaldır. İkram kökünden gelmektedir. İkramı Allah'ın evliyası yapmış gibi görünür ama yapan onlar değildir, yine Allah'tır.

7/A'RÂF-114

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : (Firavun) şöyle dedi: “Evet ve siz mutlaka en yakın olanlardan (olacaksınız).”
Diyanet İşleri : Firavun, “Evet. Üstelik siz (ücretle de kalmayacaksınız) mutlaka benim en yakınlarımdan olacaksınız” dedi.
Abdulbaki Gölpınarlı : Evet dedi Firavun ve siz, mutlaka yakınlarımdan olacaksınız.
Adem Uğur : (Firavun): Evet hem de siz mutlaka yakınlarımdan olacaksınız, dedi.
Ahmed Hulusi : (Firavun): "Evet" dedi. . . "Muhakkak ki siz benim çok yakınlarımdan olacaksınız. "
Ahmet Tekin : Firavun:
'Evet, üstelik gözdelerim arasına gireceksiniz' dedi.
Ahmet Varol : O da: 'Evet. Hem o zaman siz, bana yakın kimselerden olacaksınız' dedi.
Ali Bulaç : "Evet" dedi. "(O zaman) Siz en yakın(larım) kılınanlardan olacaksınız."
Ali Fikri Yavuz : Firavun: “- Evet, şüphesiz ki, siz yakınlarımdan olacaksınız.” dedi.
Bekir Sadak : Firavun, «Evet, yenerseniz gozdelerden olacaksiniz» dedi.
Celal Yıldırım : O da, evet ve hem de (bana) yakınlardan olursunuz, dedi.
Diyanet İşleri (eski) : Firavun, 'Evet, yenerseniz gözdelerden olacaksınız' dedi.
Diyanet Vakfi : (Firavun): Evet hem de siz mutlaka yakınlarımdan olacaksınız, dedi.
Edip Yüksel : 'Evet,' dedi, 'Siz benim yakın çevreme de girersiniz.'
Elmalılı Hamdi Yazır : Evet, dedi: Hem o vakit siz elbette gözdelerdensiniz
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : «Evet, o zaman siz elbette gözdelerden olacaksınız.» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «Evet» dedi (Firavun), «Üstelik o zaman benim yakınlarımdan olacaksınız.»
Fizilal-il Kuran : Firavun: «Evet, yakın adamlarım arasına gireceksiniz» dedi.
Gültekin Onan : "Evet" dedi. "(O zaman) Siz en yakın(larım) kılınanlardan olacaksınız."
Hasan Basri Çantay : (Fir'avn): «Var ya, dedi, hem siz (benim) en yakınlar (ım) dan da olacaksınız muhakkak».
Hayrat Neşriyat : (Fir'avun:) 'Evet, hem elbette siz, kesinlikle (bana) yakın kılınanlardan olacaksınız' dedi.
İbni Kesir : Evet, hem siz muhakkak gözdeler olacaksınız, dedi.
Muhammed Esed : (Firavun): "Elbette" diye karşılık verdi, "üstelik, o zaman gözdelerimizin arasına katılmış olacaksınız."
Ömer Nasuhi Bilmen : Dedi ki: «Evet. Ve şüphe yok siz (o zaman) en yakınlardansınızdır.»
Ömer Öngüt : O da: “Evet, o takdirde siz gözde kimselerden olacaksınız!” dedi.
Şaban Piriş : -Evet, elbette siz benim yakınlarım olacaksınız, dedi.
Suat Yıldırım : Firavun: "Elbette! Üstelik siz benim gözdelerimden olacaksınız!" dedi.
Süleyman Ateş : (Fir'avn): "Evet, dedi, hem de siz (benim) yakınlar(ım)dan(olacak)sınız!"
Tefhim-ul Kuran : «Evet» dedi. «(O zaman) Siz en yakın(larım) kılınanlardan da olacaksınız.»
Ümit Şimşek : Firavun 'Evet,' dedi. 'Üstelik yakınlarımdan olursunuz.'
Yaşar Nuri Öztürk : "Evet, dedi, ayrıca siz benim en yakınlarımdan olacaksınız."
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 2.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 164, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 171, 172, 173, 174, 175, 176, 177, 178, 179, 180, 181, 182, 183, 184, 185, 186, 187, 188, 189, 190, 191, 192, 193, 194, 195, 196, 197, 198, 199, 200, 201, 202, 203, 204, 205206

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
94.512