A'RÂF-61

Anasayfa » A'RÂF Suresi » A'RÂF-61
share on facebook  tweet  share on google  print  

A'RÂF-61

"A'RÂF Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<7/A'RÂF-61>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

قَالَ يَا قَوْمِ لَيْسَ بِي ضَلاَلَةٌ وَلَكِنِّي رَسُولٌ مِّن رَّبِّ الْعَالَمِينَ

Kâle yâ kavmi leyse bî dalâletun ve lâkinnî resûlun min rabbil âlemîn(âlemîne).

Ey kavmim, ben dalâlette değilim! Ve fakat ben, âlemlerin Rabbinden bir resûlüm.  
1. kâle : dedi
2. yâ kavmi : ey kavmim
3. leyse : değil
4. bî dalâletun : benim şaşırmışlık ve sapmışlığım
5. ve lâkin-nî : ve, fakat ben
6. resûlun : bir resûl
7. min rabbi el âlemîne : âlemlerin Rabbinden

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Dalâlette olanlar, Allah'ın yoluna giremeyen, resûllerine, mürşidlerine tâbî olamayanlardır. Dalâlet, Allah'ın yolunun dışında kalmak, Allah'ın yolundan sapmak demektir. Şeytan, Hz. Âdem'e secde etmeyince Allahû Tealâ, onu huzurundan kovmuştur. Kur'ân-ı Kerim'de Sıratı Mustakîm üzerinde olmayanların hepsi dalâlette olarak vasıflandırılmaktadır. Sırat-ı Mustakîm'de olabilmekse, Allah'a ulaşmayı dilemekle başlar. Kişi, Allahû Tealâ tarafından seçilir, kişiye olaylar yaşatılır. Neticede tabiatının da gereği olarak kendisinde hayır görülen, Allah'a isyan etmemiş bir kişi olarak Allah'a ulaşmayı diler. Bunun üzerine Allahû Tealâ ona 12 tane ihsanda bulunur. Ve onikinci ihsanı mürşidini görmek olan kişi mürşidine ulaşır, önünde diz çöküp tövbe eder, 7 tane ni'met alır.

  • 1. ni'met, devrin imamı ruhu kişinin başının üzerine gelip yerleşir.
  • 2. ni'met, kişinin kalbine îmân yazılır.
  • 3. ni'met, bütün günahları sevaba çevrilir ve sevaplar 1'e 10' dan 100'e çıkarılarak derecat sistemi değişir.
  • 4. ni'met, ruhu Sıratı Mustakîm üzerine çıkar.
  • 5. ni'met, nefs tezkiyesi başlar.
  • 6. ni'met, irade güçlenmeye başlar.
  • 7. ni'met, fizik vücudu Allahû Tealâ'ya kul olmaya ve güçlenmeye başlar.

Hidayet ve dalâlet, birbirinin zıddı iki kavramdır. Ruhun hidayete başlaması, vücuttan ayrılarak Allah'a doğru yola çıkması ve hidayete ermesi, Allah'ın Zat'ına ulaşıp orada kaybolmasıdır. Fizik vücudun hidayeti, şeytana kul olmaktan tamamen kurtulup Allah'a kul olması yani teslim olmasıdır. Nefsin hidayeti, nefsin kalbindeki afetlerin sıfırlanması, faziletlerle yer değiştirmesidir. Ve o kişide 3 hidayet birden başlar. Ruh, fizik vücut ve nefs açısından olmak üzere 3 ayrı cepheden birden dalâletten kurtulur.

 

7/A'RÂF-61

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Ey kavmim, ben dalâlette değilim! Ve fakat ben, âlemlerin Rabbinden bir resûlüm.
Diyanet İşleri : (Nûh onlara) şöyle dedi: “Ey kavmim! Bende herhangi bir sapıklık yok. Aksine ben, âlemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir peygamberim.”
Abdulbaki Gölpınarlı : O, ey kavmim dedi, bende sapıklık yok, fakat ben, âlemlerin Rabbinden gelen bir elçiyim.
Adem Uğur : Dedi ki: "Ey kavmim! Bende herhangi bir sapıklık yoktur; fakat ben, âlemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir elçiyim.
Ahmed Hulusi : (Nuh) dedi ki: "Ey kavmim. . . Bir sapık görüş yok bende. . . Ne var ki ben, Rabb-ül âlemîn'den bir Rasûlüm. "
Ahmet Tekin : Nuh ise:
'Ey kavmim, bende bir yanılgı yok. Fakat yaratan, yaşama kabiliyeti, gücü ve varlıklara işleyiş düzeni veren, koruyan, kontrol eden, âlemlerin, bütün varlıkların Rabbinden bir elçi, bir Rasulüm' dedi.
Ahmet Varol : O da şöyle dedi: 'Ey kavmim! Bende herhangi bir sapıklık yok. Ancak ben alemlerin Rabbinden bir elçiyim.
Ali Bulaç : O: "Ey kavmim, bende bir 'şaşırmışlık ve sapmışlık' yoktur; ama ben alemlerin Rabbinden bir elçiyim." dedi.
Ali Fikri Yavuz : Bunun üzerine Nûh dedi ki: “- Ey kavmim! Bende hiç bir sapıklık yoktur; lâkin ben, âlemlerin Rabbi tarafından gönderilen bir Peygamberim.
Bekir Sadak : (61-63) «Ey milletim! Bende bir sapiklik yoktur, ancak ben alemlerin Rabbinin peygamberiyim, Rabbimin sozlerini size bildiriyor, ogut veriyorum. Sizin bilmediginizi Allah katindan ben biliyorum. Sakinmanizi ve boylece merhamete ugramanizi saglamak uzere sizi uyramak icin aranizdan biri vasitasiyla Rabbinizden size haber gelmesine mi sasiyorsunuz?» dedi.
Celal Yıldırım : O, ey kavmim, dedi, bende hiçbir sapıklık yoktur; ama ben âlemlerin Rabbından (size) gönderilen bir peygamberim.
Diyanet İşleri (eski) : (61-63) 'Ey milletim! Bende bir sapıklık yoktur, ancak ben Alemlerin Rabbinin peygamberiyim, Rabbimin sözlerini size bildiriyor, öğüt veriyorum. Sizin bilmediğinizi Allah katından ben biliyorum. Sakınmanızı ve böylece merhamete uğramanızı sağlamak üzere sizi uyarmak için aranızdan biri vasıtasıyla Rabbinizden size haber gelmesine mi şaşıyorsunuz?' dedi.
Diyanet Vakfi : Dedi ki: «Ey kavmim! Bende herhangi bir sapıklık yoktur; fakat ben, âlemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir elçiyim.
Edip Yüksel : Dedi ki: 'Halkım, bende bir sapıklık yoktur; ancak ben evrenlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir elçiyim.'
Elmalılı Hamdi Yazır : Ey kavmim, dedi: bende hiç bir dalâlet yok ve lâkin ben rabbül'âlemîn tarafından bir Resulüm
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Nuh: «Ey kavmim, bende hiçbir sapıklık yoktur; ancak ben alemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir peygamberim.» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Nûh) dedi ki: «Ey kavmim! Bende herhangi bir sapıklık yok, ben âlemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir elçiyim.»
Fizilal-il Kuran : Nuh onlara dedi ki, «Ey soydaşlarım, bende bir sapıklık yoktur. Tersine tüm varlıkların Rabbi tarafından gönderilen bir peygamberim.
Gültekin Onan : O: "Ey kavmim, bende bir 'şaşırmışlık ve sapmışlık' yoktur; ama ben alemlerin rabbinden bir elçiyim" dedi.
Hasan Basri Çantay : (Bunun üzerine Nuh) dedi ki: «Ey kavmim, bende hiç bir sapıklık yokdur. Fakat ben kâinatın Rabbinden (gönderilmiş) bir peygamberim».
Hayrat Neşriyat : (Nûh) dedi ki: 'Ey kavmim! Bende hiçbir dalâlet yoktur; fakat ben, âlemlerin Rabbi tarafından (gönderilmiş) bir peygamberim!'
İbni Kesir : Dedi ki: Ey kavmim; bende bir sapıklık yoktur. Ben, ancak alemlerin Rabbından bir peygamberim.
Muhammed Esed : (Nuh): "Ey kavmim" dedi, "Bende bir eğrilik/bir sapıklık yok; ne var ki, ben alemlerin Rabbinden bir elçiyim.
Ömer Nasuhi Bilmen : Dedi ki: «Ey kavmim! Bende hiç bir sapıklık yoktur. Fakat ben âlemlerin Rabbi tarafından bir peygamberim.»
Ömer Öngüt : Nuh onlara dedi ki: “Ey kavmim! Bende herhangi bir sapıklık yoktur, ancak ben âlemlerin Rabbinin peygamberiyim. ”
Şaban Piriş : Nuh: -Ey kavmim, bende hiçbir sapıklık yoktur. Ben, ancak Alemlerin Rabbi tarafından (görevlendirilen) bir elçiyim.
Suat Yıldırım : (61-63) "Ey halkım! dedi, bende hiçbir sapıklık yok, fakat ben Rabbülâlemin tarafından size bir elçiyim. Size Rabbimin mesajlarını tebliğ ediyorum, size öğüt veriyorum ve Allah tarafından gelen vahiy sayesinde, sizin bilemeyeceğiniz şeyleri biliyorum." "Kötülüklerden korunup Allah’ın merhametine nâil olmanız için, içinizden sizi uyaracak bir adam vasıtasıyla, Rabbinizden size bir buyruk gelmesine mi şaşıyorsunuz?"
Süleyman Ateş : Dedi ki: "Ey kavmim, bende bir sapıklık yok, ben âlemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir elçiyim."
Tefhim-ul Kuran : O: «Ey kavmim,bende bir 'şaşırmışlık ve şapmışlık' yoktur; ama ben alemlerin Rabbinden bir peygamberim» dedi.
Ümit Şimşek : Nuh ise 'Ey kavmim, bende hiçbir sapıklık yoktur,' dedi. 'Ben ancak Âlemlerin Rabbi tarafından bir elçiyim.
Yaşar Nuri Öztürk : Nuh dedi: "Ey toplumum! Sapıklık falan yok bende. Tam aksine ben, alemlerin Rabbi'nden bir resulüm."
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 3.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 164, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 171, 172, 173, 174, 175, 176, 177, 178, 179, 180, 181, 182, 183, 184, 185, 186, 187, 188, 189, 190, 191, 192, 193, 194, 195, 196, 197, 198, 199, 200, 201, 202, 203, 204, 205206

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
94.071