ENFÂL-56

Anasayfa » ENFÂL Suresi » ENFÂL-56
share on facebook  tweet  share on google  print  

ENFÂL-56

"ENFÂL Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<8/ENFÂL-56>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

الَّذِينَ عَاهَدتَّ مِنْهُمْ ثُمَّ يَنقُضُونَ عَهْدَهُمْ فِي كُلِّ مَرَّةٍ وَهُمْ لاَ يَتَّقُونَ

Ellezîne âhedte minhum summe yenkudûne ahdehum fî kulli merretin ve hum lâ yettekûn(yettekûne).

Onlardan ahd aldığın kimseler, sonra ahdlerini her defasında bozarlar. Ve onlar, takva sahibi değildirler (olmazlar).  
1. ellezîne : o kimseler
2. âhedte : sen ahd aldın, anlaşma yaptın
3. min-hum : onlardan
4. summe : sonra
5. yenkudûne : bozarlar
6. ahde-hum : ahdlerini, akidlerini, sözleşmelerini
7. fî kulli merratin : her defasında
8. ve hum : ve onlar
9. lâ yettekûne : takva sahibi değiller (olmazlar)

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

İnsanlar, takva sahibi olsalardı, Allah ile olan ilişkilerinde takva standartlarına göre insanlar olacaklardı. Ama Allahû Tealâ: “Onlar takva sahibi değillerdir.” diyor. Takva sahibi olmak, Allah'a ulaşmayı dilemekle başlar.

3. basamakta, âmenûlar takvasının sahibi olunur.

14. basamakta, irşad makamına ulaşılıp, tâbî olunduğunda tâbiiyet takvası elde edilir.

21. basamakta, ruh Allah'a ulaşınca, evvab takvanın sahibi olunur.

25. basamakta, fizik vücut Allah'a teslim edildiğinde muhsinler takvasının sahibi olunur.

26. basamakta, nefs, Allah'a teslim edilir ve ulûl elbab takvasının sahibi olunur.

27. basamakta, ihlâsa ulaşıldığında muhlisler takvasının sahibi olunur.

28. basamağın 4. mertebesinde, irade Allah'a teslim edilince bihakkın takvaya, Hakk'ul yakîn takvasına ulaşılır.

Allahû Tealâ'nın bu âyet-i kerimede bahsettiği insanlar, bu takvaların hiçbirisini gerçekleştirmeleri mümkün olmayan zavallı insanlardır.

8/ENFÂL-56

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Onlardan ahd aldığın kimseler, sonra ahdlerini her defasında bozarlar. Ve onlar, takva sahibi değildirler (olmazlar).
Diyanet İşleri : Onlar, kendileriyle antlaşma yaptığın, sonra da her defasında antlaşmalarını hiç çekinmeden bozan kimselerdir.
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlar, kendileriyle ahitleştiğin kimselerdir, sonra her defasında da ahitlerini bozarlar ve onlar, hiç çekinmezler.
Adem Uğur : Onlar, kendileriyle antlaşma yaptığın, sonra her defasında hiç çekinmeden ahidlerini bozan kimselerdir.
Ahmed Hulusi : Onlar (Medine-i Münevvere civarındaki Yahudi kabileler), kendileri ile antlaşma yaptığın kimselerdir. . . Sonra da her defasında sözlerini bozarlar. . . Onlar korunmazlar (Allâh'tan sakınmazlar).
Ahmet Tekin : Onlar, kendileriyle antlaşma yaptığın halde, her defasında antlaşmalarını bozanlar ve buna itibar etmeyenlerdir.
Ahmet Varol : Bunlar kendileriyle antlaşma yaptığın (şu) kimselerdir ki her keresinde antlaşmalarını bozarlar, hiç sakınmazlar. [8]
Ali Bulaç : Bunlar, içlerinden antlaşma yaptığın kimselerdir ki, sonra her defasında ahidlerini bozarlar. Onlar sakınmazlar.
Ali Fikri Yavuz : Onlar kendileriyle muahede (andlaşma) yaptığın kimselerdir ki, sonra her defasında sözleşmelerini bozuyorlar. (Hazreti Peygamber aleyhisselâm aleyhine hareket etmemek üzere söz veren Beni Kurayza kabilesi, bu andlaşmayı bozup Bedir’de müşriklere yardım etmiş ve bundan sonra yapılan bir andlaşmayı da bozarak Hendek savaşında yine aleyhte bulunmuştu.)
Bekir Sadak : (56-57) Anlasma yaptigin kimseler, sonucundan sakinmayarak anlasmalarini her defasinda bozarlar. Savasta onlari yakalarsan, arkalarindakilere ibret olacak sekilde, darmadagin et.
Celal Yıldırım : Öyle ki, onlar kendileriyle yaptığın anlaşmayı her defasında hiç çekinmeden (ve sonucunu hesaba katmadan) bozarlar.
Diyanet İşleri (eski) : (56-57) Anlaşma yaptığın kimseler, sonucundan sakınmayarak anlaşmalarını her defasında bozarlar. Savaşta onları yakalarsan, arkalarındakilere ibret olacak şekilde, darmadağın et.
Diyanet Vakfi : Onlar, kendileriyle antlaşma yaptığın, sonra her defasında hiç çekinmeden ahidlerini bozan kimselerdir.
Edip Yüksel : Onlar, sen kendileriyle anlaşma yaptığın halde her defasında anlaşmalarını bozanlardır. Onlar erdemli davranmazlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : Onlar ki kendilerinden muahede almışındır da sonra her def'asında ahidlerini nakzederler ve hiç çekinmezler,
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlar, kendileriyle anlaşma yaptığın halde her defasında antlaşmalarını bozar ve hiç çekinmezler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar, kendileriyle antlaşma yaptığın halde her defasında antlaşmalarını bozarlar ve bundan hiç çekinmezler.
Fizilal-il Kuran : Onlar kendileri ile antlaşma yaptığın her defasında hiç çekinmeden antlaşmalarını bozan kimselerdir.
Gültekin Onan : Bunlar, içlerinden antlaşma yaptığın kimselerdir ki, sonra her defasında ahidlerini bozarlar. Onlar sakınmazlar.
Hasan Basri Çantay : Onlar, içlerinden kendileriyle muaahede etdiğin kimselerdir ki (muaahededen) sonra her defasında ahidlerini bozarlar. Onlar sakınmazlar da.
Hayrat Neşriyat : Onlar, kendileriyle andlaşma yaptığın, sonra da her def'asında andlaşmalarını bozan ve (Allahdan) sakınmayan kimselerdir.
İbni Kesir : Onlar, kendileriyle anlaşma yaptığın kimselerdir. Sonra her defasında ahidlerini bozdular. Onlar sakınmazlar da.
Muhammed Esed : Kendileriyle bir andlaşma yapmış olduğu halde, Allaha karşı sorumluluk bilinci taşımaksızın, fütursuzca her fırsatta sözlerinden dönen kimselere gelince,
Ömer Nasuhi Bilmen : Onlar ki, kendileriyle muâhede yapmış idin, sonra her defasında ahitlerini bozarlar ve onlar hiç çekinmezler.
Ömer Öngüt : Sen kendileriyle andlaşma yaptığın halde, onlar her defasında hiç çekinmeden andlaşmalarını bozarlar.
Şaban Piriş : Antlaşma yaptığın kimseler, sonra her defasında hiç çekinmeden bunu bozarlar.
Suat Yıldırım : Onlar kendileriyle anlaşma yaptığında hiç çekinmeden her defasında anlaşmayı bozan kimselerdir.
Süleyman Ateş : Sen kendileriyle andlaşma yaptığın halde onlar, hiç çekinmeden, her defa andlaşmalarını bozarlar.
Tefhim-ul Kuran : Bunlar, içlerinden antlaşma yaptığın kimselerdir ki, sonra her defasında ahidlerini bozarlar. Onlar korkup sakınmazlar.
Ümit Şimşek : Onlar, kendileriyle antlaşma yaptığın, ancak her seferinde de pervasızca ahidlerini bozan kimselerdir.
Yaşar Nuri Öztürk : Bunlar, kendileriyle antlaşma yaptığın kişilerdir. Ama her defasında antlaşmalarını bozarlar. Hiç çekinmez ki bunlar...
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 3.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 7475

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
34.455