HÛD-77

Anasayfa » HÛD Suresi » HÛD-77
share on facebook  tweet  share on google  print  

HÛD-77

"HÛD Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<11/HÛD-77>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

وَلَمَّا جَاءتْ رُسُلُنَا لُوطًا سِيءَ بِهِمْ وَضَاقَ بِهِمْ ذَرْعًا وَقَالَ هَذَا يَوْمٌ عَصِيبٌ

Ve lemmâ câet resulunâ lûtan sîe bihim ve dâka bihim zer’an ve kâle hâzâ yevmun asîb(asîbun).

Ve resûllerimiz Lut (A.S)'a geldiği zaman onlardan dolayı üzüldü ve içi daralıp, telâşlandı. Ve: “Bu, çok kötü (zorlu) bir gün.” dedi.  
1. ve lemmâ : ve olduğu zaman
2. câet : geldi
3. resulu-nâ : resûlümüz
4. lûtan : Lut
5. sîe bi-him : onlarla, onlardan dolayı fena oldu, üzüldü
6. ve dâka bi-him zer'an : ve onlardan dolayı içi daralıp, telâşlandı
7. ve kâle : ve dedi
8. hâzâ : bu
9. yevmun : gün
10. asîbun : sıkıntılı, son derece kötü, zorlu

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Allahû Tealâ, Kur'ân-ı Kerim'de peygamberlerden bahsederken hep sıkıntıları vardır. Hiçbir kavim, hiçbir peygambere çoğunluk olarak tâbî olmamış, büyük kısmı daima karşı gelmişlerdir. Başlangıçta herkesin nefsi %100 afetlerle dolu olduğu için şeytan hepsinin nefsine tesir etmiştir.

Mu'minun Suresinin 44. âyet-i kerimesinde Allahû Tealâ buyuruyor:

23/MU'MİNÛN-44: Summe erselnâ rusulenâ tetrâ, kullemâ câe ummeten resûluhâ kezzebûhu fe etbâ’nâ ba’dahum ba’dan ve cealnâhum ehâdîs(ehâdîse), fe bu’den li kavmin lâ yu’minûn(yu’minûne).

Sonra Biz, resûllerimizi ardarda (arası kesilmeksizin) gönderdik. Her ümmete resûlü geldiği zaman, her defasında onu yalanladılar. Biz de onları birbiri arkasından (helâk ettik). Ve onları efsane kıldık. Artık mü'min olmayan kavim (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun.

Kavimlerde her zaman azınlık tâbî olmuş, çoğunluk hep Allah'ın söylediklerine karşı çıkmıştır.

 

11/HÛD-77

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Ve resûllerimiz Lut (A.S)'a geldiği zaman onlardan dolayı üzüldü ve içi daralıp, telâşlandı. Ve: “Bu, çok kötü (zorlu) bir gün.” dedi.
Diyanet İşleri : Elçilerimiz Lût’a gelince onların yüzünden üzüldü, göğsü daraldı ve “Bu çok zor bir gün” dedi.
Abdulbaki Gölpınarlı : Elçilerimiz, Lût'a gelince Lût, gelişlerinden endişeye düştü, içine bir korku girdi, gönlü daraldı ve bu dedi, pek çetin bir gün.
Adem Uğur : Elçilerimiz Lût'a gelince, (Lût) onların yüzünden üzüldü ve onlardan dolayı içi daraldı da "Bu, çetin bir gündür" dedi.
Ahmed Hulusi : Rasûllerimiz Lût'a geldikleri vakit, (onlar yüzünden) kendini kötü hissetti; (onları koruyamayacağı endişesiyle) içi daraldı ve: "Bu zor bir gündür" dedi.
Ahmet Tekin : Elçilerimiz melekler, Lût’a geldikleri zaman, Lût onlarla ilgili endişeye kapılıp kötülendi. Kavmini misafirlerinden uzaklaştırmakta zorlandı.
'Bu gün, zor bir gündür' dedi.
Ahmet Varol : Elçilerimiz Lut'a gelince onlardan dolayı kaygılandı, göğsüne bir sıkıntı bastı ve: 'Bu çetin bir gündür' dedi.
Ali Bulaç : Elçilerimiz Lut'a geldiği zaman, onlardan dolayı kaygılandı, göğsünü bir sıkıntı bastı ve: "Bu, zorlu bir gün" dedi.
Ali Fikri Yavuz : Elçi meleklerimiz, Lût’a varınca, (kavmi bu güzel kılıklı elçilere bir fenılık ederler diye) onlar yüzünden kederlendi ve göğsüne sıkıntı geldi. “Bu, çok zor bir gün” dedi.
Bekir Sadak : Elcilerimiz Lut'a gelince, onun fenasina gitti; cok sikildi, «Bu cetin bir gundur» dedi.
Celal Yıldırım : Elçilerimiz Lût'a geldiler; bu yüzden Lût endişeye kapılıp fenalaştı, için için sıkıldı ve «Bu ne çetin bir gün !» dedi.
Diyanet İşleri (eski) : Elçilerimiz Lut'a gelince, onun fenasına gitti; çok sıkıldı, 'Bu çetin bir gündür' dedi.
Diyanet Vakfi : Elçilerimiz Lût'a gelince, (Lût) onların yüzünden üzüldü ve onlardan dolayı içi daraldı da «Bu, çetin bir gündür» dedi.
Edip Yüksel : Elçilerimiz Lut'a gelince, onlara kötü davranıldı. Bu durum (Lut'un) canını sıktı ve (kendi kendine), 'Bu, zor bir gün olacak,' dedi.
Elmalılı Hamdi Yazır : Vaktâ ki Resullerimiz Lûta vardılar onların yüzünden fenalaştı, eli ayağı dolaştı, bu çok müşkil bir gün dedi
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Elçilerimiz Lut'a geldiğinde onların yüzünden fenalaştı, eli ayağı dolaştı ve «Bu, çok çetin bir gündür!» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ne zaman ki, elçilerimiz Lut'a geldiler, bunların gelişleri yüzünden Lut fenalaştı, eli ayağı birbirine dolaştı ve «Bu gün çetin bir gündür.» dedi.
Fizilal-il Kuran : Elçilerimiz Lût'un yanına vardıklarında kaygıya kapıldı, canı sıkıldı ve «bugün, zor bir gündür» dedi.
Gültekin Onan : Elçilerimiz Lut'a geldiği zaman, onlardan dolayı kaygılandı, göğsünü bir sıkıntı bastı ve: "Bu, zorlu bir gün" dedi.
Hasan Basri Çantay : Vaktaki elçilerimiz Lûta geldi. O, bunlar yüzünden kaygıya düşdü, bunlar yüzünden göğsü daraldı ve: «Bu çetin bir gündür» dedi.
Hayrat Neşriyat : Ve elçilerimiz (olan melekler, insan sûretinde) Lût’a gelince, onlar(a, sapık kavminin musallat olmasın)dan dolayı endişeye düştü, onlar yüzünden göğsü daraldı ve: 'Bu, zor bir gündür!' dedi.
İbni Kesir : Elçilerimiz Lut'a gelince; onların gelmelerinden endişeye düştü, çok sıkıldı ve: İşte bu çok çetin bir gündür, dedi.
Muhammed Esed : Ve elçilerimiz, Lut'a geldiğinde, kendilerini koruyacak gücü olmadığını görerek onlar hesabına derin bir kaygı duydu ve "Zor bir gün, bu!" diye belirtti, (kaygısını).
Ömer Nasuhi Bilmen : Vaktâ ki, elçilerimiz Lût'a geldi, onların sebebiyle endişeye düştü ve onların yüzünden kalbi daraldı ve «Bu bir şiddetli gündür,» dedi.
Ömer Öngüt : Elçilerimiz Lut'a gelince, onlar yüzünden üzüldü ve göğsü daraldı, “Bu çetin bir gündür!” dedi.
Şaban Piriş : Elçilerimiz, Lut’a gelince endişelendi. Onları korumaktan aciz olduğu için sıkıntı bastı ve “Zorlu bir gün.” dedi.
Suat Yıldırım : O elçilerimiz Lût’a gelince o fena halde sıkıldı, onlar yüzünden göğsü daraldı ve:"Gerçekten bu gün pek çetin bir gün!" dedi.
Süleyman Ateş : Elçilerimiz Lût'a gelince onlar yüzünden kaygılandı. onlar için arşını daraldı (ne yapacağını şaşırdı): "Bu, çetin bir gündür!" dedi.
Tefhim-ul Kuran : Elçilerimiz Lût'a geldiği zaman, onlardan dolayı kaygılandı, göğsünü bir sıkıntı bastı ve: «Bu, zorlu bir gün» dedi.
Ümit Şimşek : Elçilerimiz kendisine geldiğinde, Lût bundan çok sıkıldı, göğsü daraldı, 'Bugün pek çetin bir gün olacak' dedi.
Yaşar Nuri Öztürk : Elçilerimiz Lût'a geldiğinde onlar için kaygılanmış, göğsü daralmış da şöyle demişti: "Bu, zorlu bir gün!"
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 4.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122123

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
55.281