YÛSUF-32

Anasayfa » YÛSUF Suresi » YÛSUF-32
share on facebook  tweet  share on google  print  

YÛSUF-32

"YÛSUF Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<12/YÛSUF-32>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

قَالَتْ فَذَلِكُنَّ الَّذِي لُمْتُنَّنِي فِيهِ وَلَقَدْ رَاوَدتُّهُ عَن نَّفْسِهِ فَاسَتَعْصَمَ وَلَئِن لَّمْ يَفْعَلْ مَا آمُرُهُ لَيُسْجَنَنَّ وَلَيَكُونًا مِّنَ الصَّاغِرِينَ

Kâlet fe zâlikunnellezî lumtunnenî fîh(fîhi), ve lekad râvedtuhu an nefsihî festa’sam(festa’same), ve lein lem yef’al mâ âmuruhu le yuscenenne ve leyekûnen mines sâgırîn(sâgırîne).

Şöyle dedi: “Hakkında beni kınadığınız kişi; işte bu!” Yemin ederim ki; onun nefsini elde etmek istedim (onun nefsinden murat almak istedim). Fakat o, şiddetle sakındı. Ve eğer ona emrettiğimi yapmazsa mutlaka zindana atılacak ve mutlaka küçük düşenlerden olacak.  
1. kâlet : dedi (kadın)
2. fe zâlikunne : işte bu
3. ellezî lumtunne-nî : beni kınadığınız kimse
4. fîhi : onunla, onun hakkında
5. ve lekad : ve andolsun ki
6. râvedtu-hu : onu elde etmeye çalıştım, elde etmek istedim
7. an nefsi-hi : onun nefsinden
8. fe ista'same : o zaman imtina etti, aşırı derecede, şiddetle sakındı
9. ve lein : ve eğer
10. lem yef'al : yapmazsa
11. : şeyi
12. âmuru-hu : ona emrettiğim
13. le yuscenenne : mutlaka zindana atılacak
14. ve le yekûne : ve mutlaka olacak, olarak
15. min es sâgırîne : küçük düşenlerden

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Kur'ân-ı Kerim'de birçok kıssa anlatılmaktadır. Hz. Yusuf için de Allahû Tealâ, Kur'ân-ı Kerim'de onun hayat hikâyesini vermiştir. Bunlar, Kur'ân-ı Kerim'in âyetleri olup Allahû Tealâ burada çok şey ifade etmiştir.

Kadın, kocası tarafından "Allah'tan tövbe et, mağfiret et. Günahlarının affedilmesini iste." şeklinde bir ikaza maruz kalmıştır. Böyle bir durumda Yusuf'un orada kalması ve vezirin karısının, hanımlara Yusuf'u göstermesi, Kur'ân-ı Kerim'in olaylarından bir tanesidir. Kadın, suçüstü yakalanmasına rağmen vazgeçmemiş, Hz. Yusuf'u emrini yapmaya zorlamıştır. Ayrıca: "Eğer emrimi yapmazsa hapse girecek." demiştir.

Daha sonraki âyetlerde Hz. Yusuf'un gerçekten hapse girdiği anlatılmaktadır. Yani Allahû Tealâ'nın anlattığı bu kıssalar içinde ibret alınması lâzımgelen çok olay vardır. Kadın burada hem suçlu hem de güçlüdür. Kadının kocasına ne söylediği bilinmemektedir ama kadınlara söylemekten çekinmeyerek, açıkça ondan muradını almak istediğini itiraf etmektedir.

12/YÛSUF-32

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Şöyle dedi: “Hakkında beni kınadığınız kişi; işte bu!” Yemin ederim ki; onun nefsini elde etmek istedim (onun nefsinden murat almak istedim). Fakat o, şiddetle sakındı. Ve eğer ona emrettiğimi yapmazsa mutlaka zindana atılacak ve mutlaka küçük düşenlerden olacak.
Diyanet İşleri : Bunun üzerine kadın onlara dedi ki: “İşte bu, beni hakkında kınadığınız kimsedir. Andolsun, ben ondan murad almak istedim. Fakat o, iffetinden dolayı bundan kaçındı. Andolsun, eğer emrettiğimi yapmazsa, mutlaka zindana atılacak ve zillete uğrayanlardan olacak.”
Abdulbaki Gölpınarlı : O da, işte dedi, hakkında beni kınayıp durduğunuz bu zat. Ondan murât almak istedim de o namusunu korudu, kötülük etmedi. Fakat yemîn ederim ki emredileni yapmazsa zindana attıracağım onu ve herhalde horluğa uğrayanlara katılacak.
Adem Uğur : Kadın dedi ki: İşte hakkında beni kınadığınız şahıs budur. Ben onun nefsinden murat almak istedim. Fakat o, (bundan) şiddetle sakındı. Andolsun, eğer o kendisine emredeceğimi yapmazsa mutlaka zindana atılacak ve elbette sürünenlerden olacaktır!
Ahmed Hulusi : (Aziyz'in karısı) dedi ki: "Kendisi yüzünden beni hor görüp yerdiğiniz işte bu! Andolsun ki Onu ayartmak istedim de, O, temiz kalmak istedi (sakındı)! Yemin ederim, eğer Ona emrettiğimi yapmazsa kesinlikle zindana atılacak ve aşağılanmışlar arasında olacak. "
Ahmet Tekin : Devletlü vezirin karısı:
'İşte bu gördüğünüz, kendisine ilgi duyduğum, beni kınadığınız şahıs. Ben ona yakınlık göstererek hile ile sahip olmaya kalkıştım. O namuslu davrandı, kendisini korudu. Yemin ederim ki, emirlerimi yerine getirmezse, kesinlikle zindana atılacak ve sürünenlerden olacaktır.' dedi.
Ahmet Varol : Kadın dedi ki: 'İşte hakkında beni kınadığınız kişi budur. Andolsun ben onun nefsine yaklaşmak istedim ancak o iffetlilik gösterip sakındı. Ama eğer kendisine emrettiğimi yapmazsa mutlaka zindana atılacak ve mutlaka küçük düşürülenlerden olacak.'
Ali Bulaç : Kadın dedi ki: "Beni kendisiyle kınadığınız işte budur. Andolsun onun nefsinden ben murad istedim, o ise (kendini) korudu. Ve andolsun, eğer o kendisine emrettiğimi yapmayacak olursa, mutlaka zindana atılacak ve elbette küçük düşürülenlerden olacak."
Ali Fikri Yavuz : Hanım, onlara şöyle dedi: “- İşte, kendisi hakkında beni ayıplamış olduğunuz adam budur. Yemin ederim ki, ben onun nefsine yaklaşmak istedim de, o iffet göstererek sakındı. Yine yemin ederim ki, eğer emrimi yerine getirmezse, muhakkak zindana atılacak ve elbette zelillerden olacaktır.”
Bekir Sadak : Vezirin karisi: «Iste sozunu edip beni yerdiginiz budur. And olsun ki onun olmak istedim, fakat o iffetinden dolayi cekindi. Emrimi yine yapmazsa, and olsun ki hapse tikilacak ve kahre ugrayanlardan olacak.»
Celal Yıldırım : Azizin karısı onlara : «İşte beni hakkında kınadığınız delikanlı bu ! Yemin ederim ki, ben ilişki kurmak için bunu kendime çağırdım, fakat o iffet gösterip çekindi. Ama benim kendisine emrettiğimi yapmıyacak olursa, elbette zindana atılacak, aşağılanıp perişanlığa sürüklenenlerden olacak» dedi.
Diyanet İşleri (eski) : Vezirin karısı: 'İşte sözünü edip beni yerdiğiniz budur. And olsun ki onun olmak istedim, fakat o iffetinden dolayı çekindi. Emrimi yine yapmazsa, and olsun ki hapse tıkılacak ve kahre uğrayanlardan olacak.'
Diyanet Vakfi : Kadın dedi ki: İşte hakkında beni kınadığınız şahıs budur. Ben onun nefsinden murat almak istedim. Fakat o, (bundan) şiddetle sakındı. Andolsun, eğer o kendisine emredeceğimi yapmazsa mutlaka zindana atılacak ve elbette sürünenlerden olacaktır!
Edip Yüksel : (Kadın:) 'İşte siz beni bunun için suçlamıştınız. Onu baştan çıkarmak istedim, ancak (iffetini) koruyup beni reddetti. Kendisine emrettiğimi yapmazsa hapishaneye atılacak ve aşağılanacaktır,' dedi.
Elmalılı Hamdi Yazır : İşte dedi, bu gördüğünüz, hakkında beni levm ettiğiniz, yemin ederim ki ben bunun nefsinden murad istedim de o fikri ısmetle imtina' etti, yine yemin ederim eğer emrimi yapmazsa mutlak, muhakkak zindana atılacak ve mutlak, muhakkak zelillerden olacak.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Dedi ki: «İşte beni, hakkında kınadığınız, bu delikanlı! Yemin ederim ki, ben onunla birlikte olmak istedim de o, iffetini koruyup bana yanaşmadı. Yine yemin ederim ki, eğer emrimi yerine getirmezse mutlaka zindana atılacak ve mutlaka zillete uğrayanlardan olacaktır!»
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «İşte» dedi, «bu gördüğünüz, beni hakkında kınadığınız (gençtir). Yemin ederim ki, ben bunun nefsinden yararlanmak istedim de o, namuslu davrandı. Yine yemin ederim ki, emrimi yerine getirmezse, muhakkak zindana atılacak ve kesinlikle zelillerden olacaktır».
Fizilal-il Kuran : Kadın dedi ki; «İşte siz beni bu delikanlı yüzünden kınadınız. Ben onu yatağıma çağırdım, fakat aşırı bir namusluluk tepkisi ile isteğimi reddetti. Ama kendisine emrettiğim işi yapmaz ise, kesinlikle hapse atılarak burnu yere sürtülecektir.»
Gültekin Onan : Kadın dedi ki: "Beni kendisiyle kınadığınız işte budur. Andolsun onun nefsinden ben murad istedim, o ise (kendini) korudu. Ve andolsun, eğer o kendisine buyurduğumu yapmayacak olursa, mutlaka zindana atılacak ve elbette küçük düşürülenlerden olacak."
Hasan Basri Çantay : (Kadın) dedi: «İşte beni kendisi hakkında ayıbladığınız şu gördüğünüz (zât) dir. Andederim, onun nefsinden ben murad istedim de o, namuskârlık göster (ib reddet) di. Yemîn ederim, eğer o, kendisine emredeceğimi yapmazsa her halde zindana atılacak ve her halde zillete uğrayanlardan olacakdır»!
Hayrat Neşriyat : (O kadın) dedi ki: 'İşte, hakkında beni kınadığınız kimse budur! Yemîn olsun ki(ben) onun nefsinden murâd almak istedim de o, iffetini muhâfaza etti (ve beni reddetti). Yine yemîn olsun ki, eğer ona emrettiğimi yapmazsa, mutlaka zindana atılacak ve mutlaka küçük düşenlerden olacaktır.'
İbni Kesir : Kadın dedi ki: İşte beni, onun için ayıpladığınız budur. Onu kendime ram etmek istedim, ama o iffetinden çekindi. Eğer istediğimi yapmazsa; andolsun ki, zindana atılacak ve zillete uğrayanlardan olacaktır.
Muhammed Esed : (Kişizadenin karısı:) "İşte hakkında beni kınayıp yerdiğiniz kimse bu!" dedi, "Evet, gerçekten de o'nun gönlünü çelmek istedim, ama o kendini (bundan) sakındı. Ne var ki eğer bundan sonra da istediğim şeyi yapmazsa mutlaka hapsedilecek ve kendini aşağılanmış kimselerin arasında bulacak!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Dedi ki: «İşte bu o kimsedir ki, bundan dolayı beni kınadınız. Yemin ederim ki, ben onun nefsinden muradımı istedim de o kaçındı (günaha girmek istemedi). Ve eğer benim O'na emrettiğimi yapmaz ise elbette zindana atılacaktır. Ve elbette zillete düşmüş olanlardan olacaktır.»
Ömer Öngüt : Kadın: “İşte sözünü edip beni ayıpladığınız genç budur. Ben kendisinden murad almak istedim. O ise iffetinden ötürü reddetti. Yemin ederim ki eğer emrimi yerine getirmezse elbette zindana atılacak ve kahra uğrayanlardan olacak. ” dedi.
Şaban Piriş : -İşte hakkında beni kınadığınız budur. Arzuma uymasını istedim. Fakat O, kabul etmedi. Ona emrettiğim işi yine yapmazsa zindana atılıp, küçük düşenlerden olacak, dedi.
Suat Yıldırım : Vezirin hanımı: "İşte, beni kınamanıza sebep olan genç! Yemin ederim ki ben ondan kâm almak istedim, ama o iffetli davrandı. Yine yemin ederim ki kendisine emredeceğim işi yapmaması halinde o mutlaka zindana atılacak, zelil ve perişan olacaktır!"
Süleyman Ateş : (Kadın) Dedi ki: "İşte siz, beni bunun için kınamıştınız! Andolsun ben kendisinden murâd almak istedim de o, iffetinden ötürü reddetti. Ama kendisine emrettiğimi yapmazsa, elbette zindana atılacak ve alçalanlardan olacaktır!"
Tefhim-ul Kuran : Kadın dedi ki: «Beni hakkında kınadığınız işte budur. Andolsun onun nefsinden ben murad istedim, o ise, (kendini) korudu. Ve andolsun, eğer o kendisine emrettiğimi yapmayacak olursa, mutlaka zindana atılacak ve mutlaka küçük düşürülenlerden olacak.»
Ümit Şimşek : Kadın 'İşte, beni kınadığınız şey bu,' dedi. 'Ben ondan muradımı almak istedim, fakat o namuslu davrandı. Ama yemin olsun, dediğimi yapmazsa hapse girecek ve küçük düşecek.'
Yaşar Nuri Öztürk : Kadın dedi ki: "İşte budur o, hakkında beni kınadığınız. Vallahi, ben onunla gönlümü eğlendirmek istedim de o masum bir tavırla bundan çekindi. Ama, eğer kendisine emrettiğimi yapmazsa yemin ediyorum hapse tıkılacak ve horlananlardan olacaktır."
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 4.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110111

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
50.422