RA'D-39

<<<<<13/RA'D-39>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

يَمْحُو اللّهُ مَا يَشَاء وَيُثْبِتُ وَعِندَهُ أُمُّ الْكِتَابِ

Yemhûllâhu mâ yeşâu ve yusbit(yusbitu), ve indehu ummul kitâb(kitâbi).

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Allahû Tealâ eğer bir kişiyi bir tek kavme göndermişse, Kur'ân-ı Kerim'de onu resûl adıyla anmaktadır. Ama hem kendi kavmine hem de dünyaya hatta kâinata göndermişse, o nebîdir. Nebîler, aynı zamanda kendi kavimlerinin resûlleridir.

Ümmülkitab'ın önüne gelindiği zaman yerden yaklaşık 4 metre yukarıda ve 10 katlı bir apartman büyüklüğünde, bir sayfası açık, boşlukta duran bir kitap olduğu görülür. Allahû Tealâ'nın nebîlerine, huzur namazının imamlarına indirdiği bütün kitapları da göstermekte; bu ana kitap, bütün şeriat kitaplarını (Kur'ân'ı, Tevrat'ı, İncil'i) içermektedir. Her kitap, kendi indirildiği devrin yapısıyla yoğrulmuştur. Kur'ân-ı Kerim, Arap harfleriyle, daha evvelkiler kendi devirlerinin harfleriyle yazılmıştır.

Her kim derse ki: "Ben ümmülkitabı gördüm." Ona sorarız: "Hangi sayfa açık? O sayfada ne yazıyor?"

Allah, gaybın, zahirin ve bâtının sahibidir. Gaybın anahtarları, O'nundur.

Kitab'ın altında büyük, dikdörtgen bir kürsü vardır ve arkasında devrin imamı oturmaktadır. Onunla beraber 61 kişi, bu kürsünün etrafındadır. En kıdemli en sağda durur. Ondan sonra daha az kıdemliler sağa ve ileri doğru gider. Sonra onun karşısında oturanlar, sonra onun solunda oturanlar gelir. Sağında ve solunda otuzar kişi olmak üzere 60 kişi kürsünün etrafında oturur. Ümmülkitap hakkında devrin imamı onlara bir şeyler gösterir. Bu insan ruhları, evliya namzetleri olup henüz Allah'a ulaşamamışlardır. Ulaşabildikleri yer, göğün yedinci katının ikinci âlemi olan Ümmülkitab'tır.

13/RA'D-39

Bismillâhirrahmânirrahîm