MU'MİNÛN-8

Anasayfa » MU'MİNÛN Suresi » MU'MİNÛN-8
share on facebook  tweet  share on google  print  

MU'MİNÛN-8

"MU'MİNÛN Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<23/MU'MİNÛN-8>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

وَالَّذِينَ هُمْ لِأَمَانَاتِهِمْ وَعَهْدِهِمْ رَاعُونَ

Vellezîne hum li emânâtihim ve ahdihim râûn(râûne).

Ve onlar, emanetlerine ve ahdlerine riayet edenlerdir (uyanlar, sadık olanlardır). 
1. ve ellezîne : ve o kimseler, onlar
2. hum : onlar
3. li emânâti-him : emanetlerine
4. ve ahdi-him : ve ahdlerine
5. râûne : riayet edenler, koruyanlar, uyanlar, sadık olanlar

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Mu'minun Suresinin 8. âyet-i kerimesi Kur'ân'ın en önemli âyetlerinden birisidir. Burada kademe kademe mü'minler verilmektedir.

Ruh bir emanettir. Emanete riayet eden kişi, ruhunu ölmeden evvel Allah'a ulaştıran kişidir. Kişi ruhunu Allah'a ulaştırdığı zaman fizik vücut emanet hüviyetine girer. Fizik vücudunu Allah'a teslim ettiğinde o zamana kadar rehine olan nefs emanet hüviyetine girer. Kişi nefsini Allah'a teslim ettiğinde de son emaneti iradesidir ve en sonunda iradesini de Allah'a teslim eder. İşte o kişi emanete riayet edendir.

Fizik vücudun Allah'a teslimi, ahddir. Ahdlerine riayet edenler, emanetlere riayet edenlerdir. Bu âye-t-i kerimede "Allah'ın ahdine" denilseydi, teslimlerin hepsi birden devreye girecekti. Allahû Tealâ konuyu burada emanetler ve ahd olmak üzere iki grupta almaktadır. Ruh emanetinin teslimi, sırası ile hepsini emanet haline getirmektedir. Allah'ın ahdi (ahdallahi), ruhun da vechin de nefsin de iradenin de Allah'a teslim edilmesini emreden, Allah'ın insanlarla yaptığı ahddir.

Allah'ın ahdinin bir tarafında Allah vardır. Allah'ın müracaat ettiği muhatabı ise insanların cüz'i iradesidir. Ve cüz'i iradeyle İlâhi İrade arasında bir ahdleşme doğmaktadır. Allah açısından bunun adı ahdallahidir (Allah'ın ahdidir). Kul açısından ise adı iradenin misakidir. Öyleyse iradî misak, İlâhi İrade'nin karşısında söz sahibi olan cüz'i iradenin misakidir ve ruhun, vechin, nefsin ve iradenin Allah'a teslimini içermektedir.

3 tane vücudumuz vardır ve herbiri Allah'a ayrı bir yemin vermiştir. Ölmeden evvel ruhumuzu Allah'a ulaştıracağımıza dair ruhumuz misak vermiştir. Allahû Tealâ misakin mutlaka yerine getirilmesini istemektedir. Allahû Tealâ Rad Suresinin 20 ve 21. âyet-i kerimelerinde diyor ki:

13/RA'D-20: Ellezîne yûfûne bi ahdillâhi ve lâ yenkudûnel misâk(misâka).

Onlar, Allah'ın ahdini ifa ederler (ruhlarını, vechlerini, nefslerini ve iradelerini Allah'a teslim ederler). Ve misaklerini (diğer teslimlerle birlikte iradelerini de Allah'a teslim edeceklerine dair misaklerini) bozmazlar.

13/RA'D-21: Vellezîne yasılûne mâ emerallâhu bihî en yûsale ve yahşevne rabbehum ve yehâfûne sûel hisâb(hisâbi).

Ve onlar Allah'ın (ölümden evvel), Allah'a ulaştırılmasını emrettiği şeyi (ruhlarını), O'na (Allah'a) ulaştırırlar. Ve Rab'lerine karşı huşû duyarlar ve kötü hesaptan (cehenneme girmekten) korkarlar.

Ruh, Allah'a misak; fizik vücut da ahd vermiştir. Rad-21 ruhun misakini içermektedir. Allahû Tealâ insanlardan ahd almış ve gene Rad-2021'de ahd ve misaki karşılaştırmıştır. Fizik vücudumuz Allah'a teslim olacağına dair Allah'a ahd vermiş:

36/YÂSÎN-60: E lem a’had ileykum yâ benî âdeme en lâ ta’budûş şeytân(şeytâne), innehu lekum aduvvun mubîn(mubinun).

Ey Âdemoğulları! Ben, sizlerden şeytana kul olmayacağınıza dair ahd almadım mı? Muhakkak ki o (şeytan), size apaçık bir düşmandır.

Allah'a verilen bir de yemin vardır. Yemin, nefsin Allah'a ölmeden evvel teslimidir. Allahû Tealâ buyuruyor ki:

74/MUDDESSİR-38: Kullu nefsin bimâ kesebet rehîneh(rehînetun).

Bütün nefsler, iktisap ettikleri (kazandıkları) dereceler sebebiyle (karşılığı olarak) rehinedirler (bağlıdırlar).

74/MUDDESSİR-39: İllâ ashâbel yemîn(yemîni).

Yemin sahipleri (yeminlerini yerine getiren nefsler) hariç.

74/MUDDESSİR-40: Fî cennât(cennâtin), yetesâelûn(yetesâelûne).

Onlar cennetlerdedir. (Diğerlerine) sorarlar.

Öyleyse Mu'minun Suresinin 8. âyet-i kerimesinde geçen: "Onlar emanetlerine ve ahdlerine riayet ederler." ifadesinde dört emanetin de Allah'a teslim edilmesi söz konusudur. Kişi; herbir vücudunun Allah'a verdiği yemini, misaki ve ahdi gerçekleştirerek iradesini de Allah'a teslim ettiği zaman dört teslim tamamlanır. Böylece cüz'i iradenin İlâhi İrade'ye verdiği yemin ki, adı misaktir; o misak gerçekleşir.

 

23/MU'MİNÛN-8

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Ve onlar, emanetlerine ve ahdlerine riayet edenlerdir (uyanlar, sadık olanlardır).
Diyanet İşleri : Yine onlar ki, emanetlerine ve verdikleri sözlere riâyet ederler.
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve öyle kişilerdir onlar ki emânetlerine ve ahitlerine riâyet ederler.
Adem Uğur : Yine onlar (o müminler) ki, emanetlerine ve ahidlerine riayet ederler;
Ahmed Hulusi : Ayrıca onlar (o iman edenler) ki kendilerine emanet edilmiş olana ihanet etmeyip, verdikleri sözlere uyarlar.
Ahmet Tekin : Mü’minler, kamu görevlerini, sorumluluklarını yerine getirenler, toplumda güven ortamı sağlayanlar, emanete, ahitlerine, taahhütlerine, sözlerine riayet edenlerdir.
Ahmet Varol : (Yine) onlar emanetlerini ve ahitlerini gözetirler.
Ali Bulaç : (Yine) Onlar, emanetlerine ve ahidlerine riayet edenlerdir.
Ali Fikri Yavuz : Onlar ki, emanetlerine ve verdikleri söze riayet ederler.
Bekir Sadak : Onlar emanetlerini ve sozlerini yerine getirirler.
Celal Yıldırım : Onlar ki emânetlerini ve verdikleri sözü gözetir (yerine getirirler.
Diyanet İşleri (eski) : Onlar emanetlerini ve sözlerini yerine getirirler.
Diyanet Vakfi : Yine onlar (o müminler) ki, emanetlerine ve ahidlerine riayet ederler;
Edip Yüksel : Onlar ki kendilerine emanet edilen şeylere dikkat ederler. Verdikleri sözleri de yerine getirirler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve onlar ki emanetlerine ve ahidlerine riayetkârdırlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ve onlar ki, emanetlerine ve verdikleri söze riayet ederler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Yine onlar ki, emanetlerine ve ahidlerine riayet ederler,
Fizilal-il Kuran : Onlar ki, uhdelerine verilen emanetleri korurlar ve sözlerini tutarlar.
Gültekin Onan : (Yine) Onlar, emanetlerine ve ahidlerine riayet edenlerdir.
Hasan Basri Çantay : (Öyle mü'minler) ki onlar emânetlerine ve ahidlerine riaayetkârdırlar.
Hayrat Neşriyat : Yine o kimseler ki, onlar emânetlerine ve sözlerine riâyet edenlerdir.
İbni Kesir : Ki onlar; emanetlerine ve ahidlerine riayet ederler.
Muhammed Esed : ve onlar ki, emanetlerine ve ahidlerine sadakat gösterirler,
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve o mü'minler ki, onlar, emanetlerine ve ahdlerine riayet edenlerdir.
Ömer Öngüt : O müminler ki, emanetlerini ve sözlerini yerine getirirler.
Şaban Piriş : Müminler, emanetlerine ve sözleşmelerine uyanlardır.
Suat Yıldırım : O müminler üzerlerindeki emanetleri gözetirler, verdikleri sözleri tam tamına tutarlar.
Süleyman Ateş : Ve o(mü'min)ler emânetlerine ve ahidlerine özen gösterirler.
Tefhim-ul Kuran : (Yine) Onlar, emanetlerine ve ahidlerine riayet edenlerdir.
Ümit Şimşek : O mü'minler, emanet ve ahidlerine riayet ederler.
Yaşar Nuri Öztürk : O müminler, emanetlerine, ahitlerine saygı duyup sahip çıkanlardır.
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 6.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117118

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
41.133