DUHÂN-12

Anasayfa » DUHÂN Suresi » DUHÂN-12
share on facebook  tweet  share on google  print  

DUHÂN-12

"DUHÂN Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<44/DUHÂN-12>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

رَبَّنَا اكْشِفْ عَنَّا الْعَذَابَ إِنَّا مُؤْمِنُونَ

Rabbenâkşif annâl azâbe innâ mu’minûn(mu’minûne).

Rabbimiz, azabı bizden kaldır. Muhakkak ki biz, mü’minleriz. 
1. rabbe-nâ : Rabbimiz
2. ikşif : kaldır
3. an-nâ : bizden
4. el azâbe : azap
5. innâ : muhakkak ki biz
6. mû'minûne : mü'minler

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Asrın fitnesi, insanların kendilerini gerçekten mü'min zannetmeleridir. Allah'a ulaşmayı dilemek, Allah'a insan ruhunun ölmeden evvel ulaşması, İslâm'ın 7 safhası unutulmuş. Artık insanlar Allah'a ulaşmayı dilemiyorlar. Dilemezlerse, mü'min olmaları mümkün değil. Allah'a ulaşmayı dilemeyen kişi, kâfir hüviyetindedir. Allah'a ulaşmayı dileyenler, bir grubu; dilemeyenler, geri kalan 72 fırkayı oluşturuyor ve böylece ortaya 73 fırka çıkıyor. İnsanların %90'ından fazlası Allah'a ulaşmayı dilemiyor. Allahû Tealâ, fırkalara ayrılmayı ve kurtulanlarla kurtulamayanları Rum Suresinin 31. ve 32. âyetlerinde açıklığa kavuşturmuş. Diyor ki:

30/RÛM-31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muşrikîn(muşrikîne).

O'na (Allah'a) yönelin (Allah'a ulaşmayı dileyin) ve O'na karşı takva sahibi olun. Ve namazı ikame edin (namaz kılın). Ve (böylece) müşriklerden olmayın.

30/RÛM-32: Minellezîne ferrakû dînehum ve kânû şiyeâ(şiyean), kullu hızbin bimâ ledeyhim ferihûn(ferihûne).

(O müşriklerden olmayın ki) onlar, dînlerinde fırkalara ayrıldılar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla ferahlanırlar.

73 fırkadan 72'si kendi elindekiyle ferahlanan, yani fırkalara ayrılmış olan Allah'a ulaşmayı dilemeyenlerdir. 72 fırka müşriklerdir. 73. fırka, Allah'a ulaşmayı dileyenlerin oluşturduğu tek fırkadır. Diyor ki Allahû Tealâ:

34/SEBE-20: Ve lekad saddaka aleyhim iblîsu zannehu fettebeûhu illâ ferîkan minel mûminîn(mûminîne).

Ve andolsun ki iblis, onlar üzerindeki zannını (hedefini) yerine getirdi. Böylece mü'minleri oluşturan bir fırka (Allah'a ulaşmayı dileyenler) hariç, hepsi ona (şeytana) tâbî oldular.

Mü'minleri oluşturan bu tek fırka, Allah'a ulaşmayı dileyenlerin fırkasıdır. Dilemeyenlerin hepsi müşrik ve kâfirlerdir. Allah'ın mü'min olarak kabul etmediği Allah'a inanan fakat Allah'a ulaşmayı dilemeyenler, Allah'a inandıkları için mü'min olduklarını söylüyorlar. Çünkü herkes "Allah'a inanan, cennete girecek olan mü'mindir." zannediyor. Çünkü îmân "inanç" demektir. Mü'min de "inanan" demektir. Sebe 20 ise Allah'a inananlardan sadece Allah'a ulaşmayı dileyen ve fırkalara ayrılmayanları mü'min kabul ediyor.

 

44/DUHÂN-12

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Rabbimiz, azabı bizden kaldır. Muhakkak ki biz, mü'minleriz.
Diyanet İşleri : İnsanlar, “Rabbimiz! Bu azabı bizden kaldır, çünkü biz artık inanıyoruz” derler.
Abdulbaki Gölpınarlı : Rabbimiz, bizden azâbı, gider, şüphe yok ki inandık biz.
Adem Uğur : (İşte o zaman insanlar:) Rabbimiz! Bizden azabı kaldır. Doğrusu biz artık inanıyoruz (derler).
Ahmed Hulusi : "Rabbimiz! Azap veren hâlden bizi çıkar; doğrusu biz iman edenleriz (artık)!"
Ahmet Tekin : O gün insanlar felâketi görünce:
'Ey Rabbimiz, bu azâbı bizden kaldır. Artık biz iman ediyoruz.' derler.
Ahmet Varol : 'Rabbimiz! Üzerimizden azabı kaldır, çünkü biz artık iman edenleriz.'
Ali Bulaç : "Rabbimiz, azabı üstümüzden açıp gider; çünkü biz (artık) iman edicileriz."
Ali Fikri Yavuz : (Onlar şöyle diyecekler): “- Ey Rabbimiz! Bizden bu azabı kaldır; çünkü biz müminleriz.”
Bekir Sadak : Insanlar: «Rabbimiz! Bu azabi bizden kaldir; dogrusu artik biz inananlariz» derler.
Celal Yıldırım : Rabbimiz! Bu azabı bizden kaldır; çünkü elbette biz imân edenler olacağız.
Diyanet İşleri (eski) : İnsanlar: 'Rabbimiz! Bu azabı bizden kaldır; doğrusu artık biz inananlarız' derler.
Diyanet Vakfi : (İşte o zaman insanlar:) Rabbimiz! Bizden azabı kaldır. Doğrusu biz artık inanıyoruz (derler).
Edip Yüksel : 'Rabbimiz, bizden bu azabı kaldır; biz inanıyoruz.'
Elmalılı Hamdi Yazır : Rabbenâ! bizden bu azâbı aç, çünkü biz mü'minleriz diyecekler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : «Ey Rabbimiz, bizden bu azabı aç; çünkü biz inanıyoruz.» diyecekler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O gün insanlar: «Ey Rabbimiz! Bizden azabı kaldır. Artık biz inanıyoruz» derler.
Fizilal-il Kuran : «Rabbimiz, bizden azabı kaldır, çünkü biz artık inanıyoruz» derler.
Gültekin Onan : "Rabbimiz, azabı üstümüzden açıp gider çünkü biz (artık) inançlılarız."
Hasan Basri Çantay : «Ey Rabbimiz, bizden bu azâbı açıb kaldır. Çünkü biz îman edeceğiz».
Hayrat Neşriyat : (O zaman insanlar:) 'Rabbimiz! Bizden bu azâbı aç (kaldır); (artık) şübhesiz biz inanan kimseleriz' (derler).
İbni Kesir : Rabbımız; bu azabı bizden kaldır. Doğrusu biz, artık mü'minleriz.
Muhammed Esed : "Ey Rabbimiz, bizi azaptan uzak tut, çünkü biz (artık Sana) inanıyoruz!" (dedirten).
Ömer Nasuhi Bilmen : «Ey Rabbimiz! Bizden bu azabı açıver, şüphe yok ki, biz mü'minleriz,» diyeceklerdir.
Ömer Öngüt : "Rabbimiz! Bu azabı bizden kaldır, doğrusu biz artık iman ediyoruz. " (derler).
Şaban Piriş : -Rabbimiz, azabı bizden kaldır, biz iman eden kimseleriz.
Suat Yıldırım : İşte o zaman insanlar: "Ey ulu Rabbimiz, bizden bu azabı kaldır, çünkü artık iman ediyoruz!" derler.
Süleyman Ateş : "Rabbimiz, bizden azâbı kaldır, çünkü biz artık inanıyoruz" derler.
Tefhim-ul Kuran : «Rabbimiz, azabı üstümüzden açıp gider; çünkü biz (artık) iman edicileriz.»
Ümit Şimşek : 'Rabbimiz, bizden azabı kaldır; iman edeceğiz' derler.
Yaşar Nuri Öztürk : "Ey Rabbimiz, kaldır bizden bu azabı. Biz gerçekten müminleriz."

 

 

 

 

Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 7.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 5859

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
24.030