EN'ÂM-41

Anasayfa » EN'ÂM Suresi » EN'ÂM-41
share on facebook  tweet  share on google  print  

EN'ÂM-41

"EN'ÂM Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<6/EN'ÂM-41>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

بَلْ إِيَّاهُ تَدْعُونَ فَيَكْشِفُ مَا تَدْعُونَ إِلَيْهِ إِنْ شَاء وَتَنسَوْنَ مَا تُشْرِكُونَ

Bel iyyâhu ted’ûne fe yekşifu mâ ted’ûne ileyhi in şâe ve tensevne mâ tuşrikûn(tuşrikûne).

Hayır (bilakis), sadece O’na dua edersiniz (yalvarırsınız). Artık O dilerse, O'na dua ettiğiniz şeyi giderir ve şirk (ortak) koştuğunuz şeyleri unutursunuz. 
1. bel : hayır (bilâkis)
2. iyyâ-hu : sadece, yalnızca O'na
3. ted'ûne : dua edersiniz, yalvarırsınız
4. fe yekşifu : artık, o giderir (açar)
5. mâ ted'ûne : dua ettiğiniz şey
6. ileyhi : ona
7. in şâe : eğer dilerse
8. ve tensevne : ve unutursunuz
9. mâ tuşrikûne : şirk (ortak) koştuğunuz şeyler

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

İnsanlar elleriyle taşları oymuşlar, insan gibi heykeller, putlar yapmışlar ve onlara tapmışlardır. Kıyâmet günü o putlardan hiçbirinin orada olması da, onlara yardım etmesi de söz konusu değildir. İşte Allahû Tealâ da bu âyette: “Kıyâmet günü Allah'tan başkasına dua etmek diye bir şey olmayacaktır.” buyuruyor. Sadece O'na dua edilecektir.

Hz. İbrâhîm, bir gece eline balyozu alıp gitmiş. Ne kadar put varsa o kocaman salonda hepsini parça parça etmiş ve sadece iri yarı, büyük bir tane putu bırakmış. Ertesi gün Hz. İbrâhîm'i kırdığı putların yanına götürmüşler. "Bunları senin yaptığını biliyoruz." demişler. O da kırmadığı büyük putu göstererek: "Hayır ben yapmadım, yapsa yapsa bu yapmıştır." demiş. Onlar da: "O bir put, hiç onları kırabilir mi?" demişler. Hz. İbrâhîm de fırsatı yakalamış ve onlara demiş ki: “Bu putları bile kırmak yetkisi, imkânı olmayan, kendi elinizle yaptığınız bir zavallı taş parçasına siz tapıyorsunuz. Bakın, kendi ağzınızla söylüyorsunuz ki o, o putları bile kıramaz. Hiçbir şey yapamaz. Ama böyle olmasına rağmen ona tapıyorsunuz.”

Bunlar putperestlerdir. Allah'ın emrini dinlemeyenler, Allah'a ulaşmayı dilemeyenlerdir. Bir evvelki âyet-i kerimeye göre dalâlette olanlar, Allah'ın yoluna girmeyenler, Allah'ın yoluna girmeyi zul sayanlardır. Onun için Kur'ân-ı Kerim bu açıdan bir bütünü içerir. Dalâlette olanlar ve hidayette olanlar, bütün insanları oluştururlar. Allah'a ulaşmayı dilemeyen herkes dalâlettedir. Ondan sonra kalan süre sadece kişinin Allah'ın kendisine gösterdiği mürşide ulaşmasıyla alâkalıdır. O mürşid de uzaklarda değil, onun mutlaka ulaşabileceği bir yerdedir.

Kişi Allahû Tealâ'nın verdiği 12 ihsanla, hemen dalâletten hidayete doğru adım atar. Bütün bunlar, birkaç dakika içinde gerçekleşir. Allahû Tealâ, o kişiye Allah'a ulaşmayı dilediği andan itibaren, 8 tane ihsanını ardarda verir. Kişi biraz zikir yapınca huşû sahibi olur ve hacet namazını kıldığı zaman Allah ona mürşidini gösterir.

6/EN'ÂM-41

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Hayır (bilakis), sadece O'na dua edersiniz (yalvarırsınız). Artık O dilerse, ona dua ettiğiniz şeyi giderir ve şirk (ortak) koştuğunuz şeyleri unutursunuz.
Diyanet İşleri : Hayır! (Bu durumda) yalnız O’na dua edersiniz, O da dilerse (kurtulmak için) dua ettiğiniz sıkıntıyı giderir ve siz o an Allah’a ortak koştuklarınızı unutursunuz.
Abdulbaki Gölpınarlı : Hayır; ancak onu çağırırsınız, o da dilerse duânızı kabûl eder de uğradığınız belâyı açıp giderir ve şirk koştuklarınızı unutur, gidersiniz.
Adem Uğur : Bilâkis yalnız Allah'a yalvarırsınız. O da (kaldırılması için) kendisine yalvardığınız belâyı dilerse kaldırır; ve siz ortak koştuğunuz şeyleri unutursunuz.
Ahmed Hulusi : Bilakis yalnız O'na yalvarırsınız. . . O da dilerse O'na yalvardığınız konuda size hakikati açar ve (siz de) ortak koştuğunuz şeyleri unutursunuz!
Ahmet Tekin : Bilâkis Allah’a yalvarırsınız. O da kaldırılmasını istediğiniz belâyı, sünneti, düzeninin yasaları içinde, iradesinin tecellisine uygunsa kaldırır. Siz de ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında ona ortak koştuğunuz şeyleri unutursunuz.
Ahmet Varol : Aksine yalnız O'na yalvarırsınız. O da dilerse, giderilmesi için yalvardığınız sıkıntıyı giderir. Siz de ortak koştuklarınızı unutursunuz.
Ali Bulaç : Hayır, yalnızca O'nu çağırırsınız, dilerse kendisini çağırdığınız şeyi açar (giderir) ve şirk koşmakta olduklarınızı unutursunuz.
Ali Fikri Yavuz : Doğrusu, ancak, Allah’a dua edersiniz de, dilerse O, bertaraf edilmesine yalvardığınızı (belâyı) kaldırır. O vakit, ortak koştuğunuz putları unutursunuz.
Bekir Sadak : Hayir; sadece O'na yalvarirsiniz; dilerse yalvardiginiz seyi giderir, siz de O'na kostugunuz ortaklari unutursunuz. *
Celal Yıldırım : Herhalde ancak Allah'a yönelip duâ edersiniz, artık O dilerse, (korkup) kendisine duâ ettiğiniz şeyi giderir; siz de O'na ortak koştuğunuz şeyi unutursunuz.
Diyanet İşleri (eski) : Hayır; sadece O'na yalvarırsınız; dilerse yalvardığınız şeyi giderir, siz de O'na koştuğunuz ortakları unutursunuz.
Diyanet Vakfi : Bilâkis yalnız Allah'a yalvarırsınız. O da (kaldırılması için) kendisine yalvardığınız belâyı dilerse kaldırır; ve siz ortak koştuğunuz şeyleri unutursunuz.
Edip Yüksel : Doğrusu, yalnız O'na yalvarırsınız. Dilerse yalvardığınız konudaki probleminizi giderir, siz de ortak koştuklarınızı unutursunuz.
Elmalılı Hamdi Yazır : Doğrusu yalnız ona dua edersiniz de dilerse o feryada geldiğiniz belâyı üzerinizden kaldırır ve o lâhza siz o şirk koşduklarınızın hepsini unutursunuz
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Doğrusu yalnız O'na dua edersiniz. O dilerse yalvardığınız belayı üzerinizden kaldırır ve o an O'na koştuğunuz ortakları unutursunuz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Hayır, yalnız o Allah'a yalvarırsınız. O da dilerse kaldırılmasını istediğiniz belayı kaldırır ve o zaman ortak koştuğunuz şeyleri unutursunuz.
Fizilal-il Kuran : Hayır, sırf O'na yalvarırsınız, O da dilerse feryadınıza konu olan belayı başınızdan aldırır, o zaman O'na koştuğunuz ortakları unutuverirsiniz.
Gültekin Onan : Hayır, yalnızca O'nu çağırırsınız, dilerse kendisini çağırdığınız şeyi açar (giderir) ve şirk koşmakta olduklarınızı unutursunuz.
Hasan Basri Çantay : Hayır, (putlarınızı değil) ancak Onu (Allâhı) çağırır (Ona düâ ve iltica eder) siniz. O da kendisine çağırdığınız her hangi bir şey'i (belâyı), dilerse, açar (önler, giderir) ve (o vakit) siz (Allaha) eş tutmakda olduğunuz şeyleri (putları hatırınıza bile getirmeyerek) unutursunuz.
Hayrat Neşriyat : Bil'akis (dara düştüğünüz her zaman olduğu gibi) yalnız O’na (Allah’a)yalvarırsınız; artık (O da) dilerse (kaldırılması üzere) kendisi için yalvarmakta olduğunuz(belây)ı kaldırır ve (Allah’a) ortak koşmakta olduğunuz şeyleri (o vakit) unutursunuz.
İbni Kesir : Hayır, ancak O'nu çağırırsınız da; isterse çağırdığınız şeyi giderir ve siz de şirk koştuğunuz eşleri unutursunuz.
Muhammed Esed : Hayır, aksine yalvarışınız Onadır, bu durumda O, eğer dilerse sizi Kendisine yalvarmaya yönelten o (bela)yı giderir; ve (o zaman) Allahtan başkasına ilahlık yakıştırdığınız şeyi unutmuş olursunuz".
Ömer Nasuhi Bilmen : «Hayır, ancak O'na niyaz edersiniz. O da kendisine niyaz ettiğiniz şeyi dilerse açar(husûle getirir) ve siz de (Allah Teâlâ'ya) şerik ittihaz ettiğiniz şeyleri (o zaman) unutursunuz.»
Ömer Öngüt : Doğrusu siz yalnız O'na duâ edersiniz. O da dilerse (kaldırılması için) kendisine yalvardığınız belâyı kaldırır. Siz o zaman O'na koştuğunuz ortakları unutursunuz.
Şaban Piriş : Hayır, sadece O’na yalvarırsınız. O da dilerse, kaldırılmasını istediğiniz belayı kaldırır da siz, ortak koştuğunuz şeyleri unutursunuz.
Suat Yıldırım : Hayır! Yalnız O’na yalvarırsınız. O da dilerse duanıza sebep olan sıkıntıyı giderir ve o zaman siz de Allah’a kattığınız o ortakları, o batıl mâbudları unutursunuz.
Süleyman Ateş : "Hayır, yalnız O'na yalvarırsınız; O da dilerse (kaldırmasını) istediğiniz belâyı kaldırır ve o zaman ortak koştuğunuz şeyleri unutursunuz."
Tefhim-ul Kuran : Hayır, yalnızca O'nu çağırırsanız, dilerse kendisini çağırdığınız şeyi açar (giderir) ve şirk koşmakta olduklarınızı unutursunuz.
Ümit Şimşek : Siz o zaman yalnız Ona yalvarırsınız; O da eğer dilerse duanıza sebep olan şeyi giderir ve siz, Ona koştuğunuz ortakları unutuverirsiniz.
Yaşar Nuri Öztürk : Hayır, yalnız O'na yakarırsınız da O dilerse yakındığınız belayı uzaklaştırır. Ve siz, ortak koştuklarınızı unutuverirsiniz.
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 31.10.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 164165

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
77.704