A'RÂF-126

Anasayfa » A'RÂF Suresi » A'RÂF-126
share on facebook  tweet  share on google  print  

A'RÂF-126

"A'RÂF Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<7/A'RÂF-126>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

وَمَا تَنقِمُ مِنَّا إِلاَّ أَنْ آمَنَّا بِآيَاتِ رَبِّنَا لَمَّا جَاءتْنَا رَبَّنَا أَفْرِغْ عَلَيْنَا صَبْرًا وَتَوَفَّنَا مُسْلِمِينَ

Ve mâ tenkımu minnâ illâ en âmennâ bi âyâti rabbinâ lemmâ câetnâ, rabbenâ efrıg aleynâ sabren ve teveffenâ muslimîn(muslimîne).

Rabbimizin âyetleri bize geldiği zaman, O'na îmân ettik diye bizden intikam alıyorsun. Rabbim, bize sabır yağdır ve bizi teslim olmuş (ruhumuz, fizik vücudumuz, nefsimiz ve irademiz) olarak öldür (vefat ettir).  

 

1. ve : ve
2. : şey, olmama, yapmama
3. tenkımu : intikam alıyorsunuz
4. min-nâ : bizden
5. illâ : ancak, yalnız, başka
6. en âmen-nâ : bizim inanmamız
7. bi âyâti : âyetler
8. rabbi-nâ : Rabbimizin
9. lemmâ : ...dığı zaman
10. câet-nâ : bize geldi
11. rabbe-nâ : Rabbimiz
12. efrıg : yağdır
13. aleynâ : bize, üzerimize
14. sabren : sabır
15. ve teveffe-nâ : ve bizi öldür (vefat ettir)
16. muslimîne : müslüman, (ruhu, fizik vücudu, nefsi, iradesi) teslim olmuş olanlar

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Şeytanla işbirliği eden, şeytanî ilimleri öğrenen, önceden sihirbaz olan bu kişiler, Hz. Musa'nın mucizeleri üzerine, Hz. Musa'nın önünde secde eden ve Allah'a îmân eden, Allah'a teslim olmayı dileyen insanlar olmuşlardır. Şeytanın emrinde olan, insanlara zulmederek hayatlarını büyücülükle kazanan insanlar, Hz. Musa'ya teslim olmuşlardır. Âmenû olmak, Allah'a ulaşmayı dilemek, bir insanın kurtuluşu için yeterlidir. Kim Allah'a ulaşmayı dilerse, o kişi âmenû olmuştur ve Allah'ın 1. kat cennetine ehil olmuştur. Allah'ın güzelliklerinin ilk safhasındadır. Ruhu Allah'a doğru yola çıkar. Orada tâbiiyetini gerçekleştirerek mü'min olmuştur. 2. kat cennetin sahibidir.

Kim Allah'a ulaşmayı dilemişse, mürşidine ulaşmışsa, tâbî olmuşsa ruhu mutlaka vücudundan ayrılarak yola çıkmıştır. Bu kişi için iki alternatif vardır.

1. Ruhu Allah'a ulaşana kadar hayatta kalır, hayatta iken ruhu Allah'a ulaşır.

2. Ruhu Allah'a doğru yola çıktıktan sonra ölmüştür. Ruhu gene Allah'a ulaşır. Allahû Tealâ'dan gene velî muamelesi görür. Çünkü ölmeden evvel ruhu, Allah'a ulaşmak üzere yola çıkmıştır. Allah'ın sözü var: “Kim Bana ulaşmayı dilerse, Ben onun ruhunu mutlaka Kendime ulaştıracağım.” diyor. Yani bu kişi 3. kat cennetin sahibi olur.

Kişi sağ kalırsa, hiçbir kuvvet bu kişinin hidayete ermesine, ruhunu Allah'a ulaştırmasına engel olamaz. Öyleyse Allahû Tealâ aradaki farklılığı kaldırmıştır.

Böyle bir insanın ruhu yola çıktığında ömrü vefa etmezse, Allahû Tealâ, yolda iken emanetini geri alır. O emanetin Allah'a teslimi, Azrail (A.S) tarafından gerçekleştirilir. Ama bu, o kişinin hatası değildir. Kişi kendine düşeni yapmış, tâbî olduğu an, ruhu hayatta iken kendisinden ayrılmıştır.

Burada adı geçen sihirbazlar, Hz. Musa'ya tâbî olmuşlardır. Tâbî oldukları için 'munkalibun' kelimesi kullanılmıştır. “Biz, Allah'a dönmüş olanlarız. Sen bizi öldürsen de artık bir şey ifade etmez. Ruhumuz Allah'a doğru yola çıktı. Artık biz kurtulanlardanız.” diyorlar sözleriyle. Bu âyette de Allahû Tealâ'ya talepler vardır. “Yarabbi, Sen bizi Sana teslim olmuş olarak öldür.” Öyleyse ruhları vücutlarından ayrılmış, Allah'a doğru yola çıkmıştır. Ölmeleri halinde de sağ kalmaları halinde de hidayete ermiş olacaklardır.

7/A'RÂF-126

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Rabbimizin âyetleri bize geldiği zaman, O'na îmân ettik diye bizden intikam alıyorsun. Rabbim, bize sabır yağdır ve bizi teslim olmuş (ruhumuz, fizik vücudumuz, nefsimiz ve irademiz) olarak öldür (vefat ettir).
Diyanet İşleri : “Sen sırf, Rabbimizin âyetleri bize geldiğinde iman ettiğimiz için bize hınç duyuyorsun. Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır ve müslüman olarak bizim canımızı al.”
Abdulbaki Gölpınarlı : Sen bizden, ancak Rabbimizin delilleri gelince onlara inandık diye öc alacaksın. Rabbimiz, üstümüze yağdırırcasına sabır ver bize ve bizi Müslüman olarak öldür.
Adem Uğur : Sen sadece Rabbimizin âyetleri bize geldiğinde onlara inandığımız için bizden intikam alıyorsun. Ey Rabbimiz! Bize bol bol sabır ver, müslüman olarak canımızı al, dediler.
Ahmed Hulusi : "Sen bizden, Rabbimizin mucizelerindeki varlığına (Esmâ'sının açığa çıkışı olan işaretlerine) iman ettik diye intikam alıyorsun. . . Rabbimiz bize dayanma gücü ver ve bizi teslim olmuşlar olarak vefat ettir. "
Ahmet Tekin : 'Senin bize ceza ile mukabele etmen, sırf Mûsâ eliyle gelen Rabbimizin âyetlerine iman etmemizden dolayıdır. Ey Rabbimiz, âcilen üzerimize sabır yağdır, bize metanet ver ve canımızı İslâm’ı yaşayan müslümanlar olarak al.' dediler.
Ahmet Varol : Sen bizden sırf, Rabbimizin ayetleri bize geldiğinde onlara iman ettik diye öç alıyorsun. Ey Rabbimiz! Bize bolca sabır ver ve canlarımızı Müslümanlar olarak al.'
Ali Bulaç : Oysa sen, yalnızca, bize geldiğinde Rabbimizin ayetlerine inanmamızdan başka bir nedenle bizden intikam almıyorsun. "Rabbimiz, üstümüze sabır yağdır ve bizi müslüman olarak öldür."
Ali Fikri Yavuz : Senin bizden intikam almaya kalkışman ancak, Rabbimizin âyetleri gelince iman etmemizden ileri geliyor. Ey Rabbimiz! üzerimize sabır yağdır ve bizi müslüman olarak öldür.”
Bekir Sadak : (125-12) 6 Onlar da: «Dogrusu biz ancak Rabbimize doneriz. Rabbimizin ayetleri gelince, onlara inanmamizdan oturu bizden oc aliyorsun. Rabbimiz! Bize sabir ver ve canimizi muslim olarak al» dediler. *
Celal Yıldırım : Rabbimizin âyetleri bize gelince sırf onlara inandığımız için bizden intikam (öc) almak istiyorsun! dediler. (Ve sonra şöyle duada bulundular) : «Ey Rabbimiz! üzerimize sabır (ve dayanma gücünü) boşalt ve müslimler (Hakk'a teslimiyet gösterenler) olarak canımızı al!»
Diyanet İşleri (eski) : (125-126) Onlar da: 'Doğrusu biz ancak Rabbimize döneriz. Rabbimizin ayetleri gelince, onlara inanmamızdan ötürü bizden öç alıyorsun. Rabbimiz! Bize sabır ver ve canımızı müslim olarak al' dediler.
Diyanet Vakfi : (125-126) Onlar: Biz zaten Rabbimize döneceğiz. Sen sadece Rabbimizin âyetleri bize geldiğinde onlara inandığımız için bizden intikam alıyorsun. Ey Rabbimiz! Bize bol bol sabır ver, müslüman olarak canımızı al, dediler.
Edip Yüksel : 'Rabbimizin işaretleri bize geldiğinde ona inandık diye bizden öc alıyorsun. Rabbimiz, bize dayanma gücü ver ve canımızı müslümanlar olarak al.'
Elmalılı Hamdi Yazır : senin bize kızman da sırf rabbımızın âyetleri gelince iyman etmemizden; ey bizim rabbımız! Üzerimize sabır yağdır ve canımızı iyman selâmetiyle al
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Senin bize kızman da sırf Rabbimizin ayetleri gelince onlara iman etmemizden ötürü. Ey bizim Rabbimiz, üzerimize sabır yağdır ve canımızı iman selametiyle al!» dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «Senin bize kızman da sırf Rabbimizin âyetleri gelince onlara iman etmemizden dolayıdır. Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır ve canımızı müslüman olarak al.» derler.
Fizilal-il Kuran : Sen ancak Rabbimizin ayetleri bize gelince onlara inandık diye bizden öç alıyorsun. 'Ey Rabbimiz, üzerimize sabır yağdır ve müslüman olarak al canımızı.'»
Gültekin Onan : Oysa sen, yalnızca, bize geldiğinde rabbimizin ayetlerine inanmamızdan başka bir nedenle bizden intikam almıyorsun. "Rabbimiz, üstümüze sabır yağdır ve bizi müslüman olarak öldür."
Hasan Basri Çantay : «Sen bizden, başka bir sebeble değil, ancak Rabbimizin âyetlerine —onlar bize geldiği zaman — îman etdik diye intikam alacaksın». (Sonra şöyle niyaz etdiler:) «Ey Rabbimiz, üstümüze sabır yağdır, bizi müslümanlar olarak öldür».
Hayrat Neşriyat : 'Ve (sen) sâdece, bize (o mû'cizeler) geldiğinde Rabbimizin âyetlerine îmân ettik diye bizden intikam alıyorsun. Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır ve bizi Müslüman kimseler olarak vefât ettir!'
İbni Kesir : Sen; bizden, sırf Rabbımızın ayetleri gelince ona inandık diye intikam alıyorsun. Rabbımız; üzerimize sabır yağdır ve bizi müslümanlar olarak öldür.
Muhammed Esed : "Çünkü, yalnızca, bize ulaşır ulaşmaz Rabbimizin ayetlerine inandık diye bize hınç duyuyorsun. Ey Rabbimiz, dar zamanda sana bağlanan kimseler olarak canımızı al!"
Ömer Nasuhi Bilmen : «Ve bizden intikam alman da başka değil, ancak bize Rabbimizin âyetleri geldiği zaman onlara imân ettiğimizden dolayı. Ey Rabbimiz! üzerimize sabır yağdır ve bizleri müslüman olarak öldür.»
Ömer Öngüt : “Rabbimizin âyetleri gelince, sırf onlara inandığımız için bizden intikam almak istiyorsun! Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır ve müslümanlar olarak canımızı al!”
Şaban Piriş : Sen, Rabbimizin ayetleri bize geldiği zaman ona iman ettiğimiz için, yalnızca bunun için bizden intikam alıyorsun. Rabbimiz üzerimize sabır yağdır ve müslüman olarak canımızı al! dediler.
Suat Yıldırım : (125-126) Onlar şöyle cevap verdiler: "Biz elbette Rabbimize döneceğiz. Senin bize kızman da sırf Rabbimizin bize gelen âyetlerine iman etmemizden! Biz de O’na yönelerek deriz ki: "Ey bizim büyük Rabbimiz! Sabır kuvvetiyle doldur kalbimizi, yağmur gibi sabır yağdır üzerimize ve sana teslimiyette sebat eden kulların olarak canımızı teslim al!"
Süleyman Ateş : "Rabbimizin, bize gelmiş olan âyetlerine inandığımız için bizden öc alıyorsun. (Ey) Rabbimiz, üzerimize sabır boşalt ve bizi müslümanlar olarak öldür!"
Tefhim-ul Kuran : Oysa sen, yalnızca, bize geldiğinde Rabbimizin ayetlerine inanmamızdan başka bir nedenle bizden intikam almıyorsun. «Rabbimiz, üstümüze sabır yağdır ve bizi müslümanlar olarak öldür.»
Ümit Şimşek : 'Rabbimizin âyetleri bize geldiğinde ona iman ettik diye sen bizden intikam almak istiyorsun. Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır ve Sana teslim olan kullar olarak canımızı al.'
Yaşar Nuri Öztürk : "Sen bizden, sırf Rabbimizin ayetleri bize gelince, onlara iman ettiğimizden ötürü intikam alıyorsun. Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır. Canımızı müslümanlar olarak al."
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 2.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 164, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 171, 172, 173, 174, 175, 176, 177, 178, 179, 180, 181, 182, 183, 184, 185, 186, 187, 188, 189, 190, 191, 192, 193, 194, 195, 196, 197, 198, 199, 200, 201, 202, 203, 204, 205206

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
95.088