YÛNUS-83

Anasayfa » YÛNUS Suresi » YÛNUS-83
share on facebook  tweet  share on google  print  

YÛNUS-83

"YÛNUS Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<10/YÛNUS-83>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

فَمَا آمَنَ لِمُوسَى إِلاَّ ذُرِّيَّةٌ مِّن قَوْمِهِ عَلَى خَوْفٍ مِّن فِرْعَوْنَ وَمَلَئِهِمْ أَن يَفْتِنَهُمْ وَإِنَّ فِرْعَوْنَ لَعَالٍ فِي الأَرْضِ وَإِنَّهُ لَمِنَ الْمُسْرِفِينَ

Fe mâ âmene li mûsâ illâ zurriyyetun min kavmihî alâ havfin min fir’avne ve melâihim en yeftinehum, ve inne fir’avne leâlin fîl ard(ardı) ve innehu le minel musrifîn(musrifîne).

Bundan sonra, firavunun ve onun ileri gelenlerinin onları fitnelemesi (belâya uğratması) korkusuyla, Musa (A.S)'a, (kendi) kavminden, zürriyetinden (gençlerinden) başkası îmân etmedi. Ve muhakkak ki firavun, yeryüzünde üstündü (zorbaydı). Ve gerçekten o müsriflerdendi (haddi aşan azgınlardandı).  
1. fe : bundan sonra
2. mâ âmene : âmenû olmadı (îmân etmedi, inanmadı)
3. li mûsâ : Musa'ya
4. illâ : ancak, ...den başka, hariç
5. zurriyyetun : zürriyet, sülâle
6. min kavmi-hî : onun kavminden
7. alâ havfin : korkusu üzerine, korkusuyla
8. min fir'avne : firavundan
9. ve melâi-him : ve onun ileri gelenleri
10. en yeftine-hum : onları fitneye düşürmesi (onlara işkence etmesi)
11. ve inne : ve muhakkak
12. fir'avne : firavun
13. le âlin : çok kibirli, büyüklük taslayan, üstün (zorba)
14. fî el ardı : yeryüzünde
15. ve inne-hu : ve muhakkak o
16. le min el musrifîne : haddi aşanlardan, müsriflerden, azgınlardan

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

(Bundan sonra firavunun ve onun ileri gelenlerinin onları fitnelemesi, belaya uğratması, sıkıntıya uğratması.)

Fitne ve kötülük, heryerde insanlara hakim olabilmiştir. Kuvvet sahipleri, kuvvetlerini insanları korkutmakta kullanmışlardır. Ve insanlar, Allah'ın güzelliklerini bu sebebe dayalı olarak yaşayamamışlardır. Ve firavun devrinde de Hz. Musa'nın kavminden, kendi soyundan bir grup gencin dışında hiç kimse, Hz. Musa'nın söylediklerine inanmamış, inansalar da ona yaklaşamamışlar, Allah'ın emirlerinin tatbikatına girmemişlerdir.

Kur'ân-ı Kerim "inanmadılar" diyor.

10/YÛNUS-83

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Bundan sonra, firavunun ve onun ileri gelenlerinin onları fitnelemesi (belâya uğratması) korkusuyla, Musa (A.S)'a, (kendi) kavminden, zürriyetinden (gençlerinden) başkası îmân etmedi. Ve muhakkak ki firavun, yeryüzünde üstündü (zorbaydı). Ve gerçekten o müsriflerdendi (haddi aşan azgınlardandı).
Diyanet İşleri : Firavun ve ileri gelenlerinin kötülük yapmaları korkusu ile kavminin küçük bir bölümünden başkası Mûsâ’ya iman etmedi. Çünkü Firavun, o yerde zorba bir kişi idi. O, gerçekten aşırı gidenlerdendi.
Abdulbaki Gölpınarlı : Firavun'un, kendilerini bir musîbete uğratmasından korktukları için Mûsâ'ya, kavminden bir soy inandı ancak, başkaları inanmadı ve gerçekten de Firavun, yeryüzünde pek yüceydi ve gerçekten o, buyruktan çıkmış kişilerdendi.
Adem Uğur : Firavun ve kavminin kendilerine işkence etmesinden korkuya düştükleri için kavminden bir gurup gençten başka kimse Musa'ya iman etmedi. Çünkü Firavun yeryüzünde ululuk taslayan (bir diktatör) ve haddi aşanlardan idi.
Ahmed Hulusi : Firavun ve ileri gelenlerinin başlarına belâ olacağı korkusuyla, Musa'ya, kendi halkından genç bir gruptan başka kimse iman etmedi. . . Muhakkak ki Firavun yeryüzünde zorba hükümran idi! Muhakkak ki o, israf edenlerdendi!
Ahmet Tekin : Firavun’un ve devlet görevlilerinin, kendilerine baskı, zulüm ve işkence ederek, hürriyetlerinin tamamen engellenmesinden korktukları için kavminden bir grup gençten başka kimse Mûsâ’ya güvenip itimat etmedi. Çünkü Firavun yeryüzünde, ülkede üstünlük iddiasında bulunan bir diktatördü. Cahilce haddi aşanlardan, ağır-adaletsiz hükümler içeren kurallar koyanlardan, kural tanımayanlardan, Allah’a âsi olanlardandı.
Ahmet Varol : Firavun ve adamlarının kendilerine kötülük etmeleri korkusuyla, kavminden Musa'ya, bir genç takımdan başka iman eden olmadı. Şüphesiz Firavun yeryüzünde iyice büyüklenmişti ve o çok aşırı gidenlerdendi.
Ali Bulaç : Sonunda Musa'ya kendi kavminin bir zürriyetinden (gençlerinden) başka -Firavun ve önde gelen çevresinin kendilerini belalara çarptırmaları korkusuyla- iman eden olmadı. Çünkü Firavun, gerçekten yeryüzünde büyüklenen bir zorba ve gerçekten ölçüyü taşıranlardandı.
Ali Fikri Yavuz : Sonunda, Firavun ve etrafındakilerin belâsı korkusundan, Mûsa’ya kavminden ancak bir zürriyet iman etti. Çünkü Firavun o yerde (Mısır’da) çok üstün idi ve pek aşırı giden taşkınlardandı.
Bekir Sadak : Firavun ve erkaninin kendilerine fanalik yapmasindan korktuklarindan, milletinin bir kisim gencleri disinda, kimse Musa'ya inanmamisti, cunku Firavun o yerde hakimdi. O, gercekten asiri gidenlerdendi.
Celal Yıldırım : Fir'avn ve çevresindeki ileri gelen yandaşlarının, kendilerini fitneye düşürür korkusuyla kavminin soyundan ancak bir kısmı Musa'ya imân etti. Çünkü Fir'avn o yerde oldukça üstündü ve o aşırı gidip hakkı çiğneyenlerden idi.
Diyanet İşleri (eski) : Firavun ve erkanının kendilerine fenalık yapmasından korktuklarından, milletinin bir kısım gençleri dışında, kimse Musa'ya inanmamıştı, çünkü Firavun o yerde hakimdi. O, gerçekten aşırı gidenlerdendi.
Diyanet Vakfi : Firavun ve kavminin kendilerine işkence etmesinden korkuya düştükleri için kavminden bir gurup gençten başka kimse Musa’ya iman etmedi. Çünkü Firavun yeryüzünde ululuk taslayan (bir diktatör) ve haddi aşanlardan idi.
Edip Yüksel : Firavun ve erkanının işkence ve baskısından korktukları için Musa'ya, halkından ancak bir kaç kişi inandı. Firavun, yeryüzünde haddi çok aşan bir tiran idi.
Elmalılı Hamdi Yazır : Hasılı Fir'avn ve cem'ıyyetinin belâsı korkusundan ibtîdâ Musâya kavminin bir zürriyetinden başka iyman eden olmadı, çünkü Fir'avn o yerde çok üstün idi ve çok aşırı giden müsriflerden idi
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Özetle, Firavun ve adamlarının belası korkusundan önceleri Musa'ya -kavminin bir kısmından başka- iman eden olmadı; çünkü Firavun o yerde çok üstün ve çok aşırı giden taşkınlardan idi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Firavun ve adamlarının kendilerini belaya uğratacağı korkusundan dolayı Musa'ya kendi kavminin bir oymağından başka kimse iman etmedi. Çünkü orada Firavun çok üstün idi ve o kesinlikle aşırı giden taşkınlardandı.
Fizilal-il Kuran : Musa'ya soydaşlarının sadece bir bölüm gençleri inanmıştı. Bunlar da hem Firavun'dan ve hem de ileri gelen soydaşlarından kaynaklanan işkence korkularına rağmen inanmışlardı. Çünkü Firavun yeryüzünde koyu bir diktatörlük kurmuş, iyice azıtmıştı.
Gültekin Onan : Sonunda Musa'ya kendi kavminin bir zürriyetinden (gençlerinden) başka -Firavun ve önde gelen çevresinin kendilerini belalara çarptırmaları korkusuyla- inanan olmadı / inanmadı. Çünkü Firavun, gerçekten yeryüzünde büyüklenen bir zorba ve gerçekten ölçüyü taşıranlardandı.
Hasan Basri Çantay : Neticede (ve bidâyetde) Musâya kavminin bir zürriyyetinden başkası — Fir'avn ile elebaşlarının kendilerine açacağı belâdan korkusuna — îman etmedi. Çünkü Fir'avn o yerde (Mısırda) cidden gaalibdi ve cidden aşırı gidenlerdendi.
Hayrat Neşriyat : Buna rağmen Fir'avun’un ve ileri gelenlerinin, kendilerini fitneye (işkenceye)atmasından korktukları için Mûsâ’ya, kavminin (genç) bir tâifesinden başkası îmân etmedi. Çünki Fir'avun yeryüzünde çok büyüklenen (bir zorba) idi. Ve doğrusu o, gerçekten(haddi aşarak) isrâf edenlerdendi.
İbni Kesir : Firavun ve erkanının kendilerine fenalık yapmasından korktuklarından, kavminin bir kısım gençleri dışında kimse Musa'ya iman etmedi. Çünkü Firavun, yeryüzünde çok ululanan ve gerçekten aşırı gidenlerdendi.
Muhammed Esed : Firavun ve onun seçkinler çevresi kendilerine zulmeder korkusuyla (başkaları geri dururken) kavminden ancak birkaç kişi Musa'ya olan inançlarını açıkladılar: çünkü Firavun ülkede gerçekten de nüfuz ve iktidar sahibiydi, ve üstelik ölçüsüz, acımasız biriydi.
Ömer Nasuhi Bilmen : Artık Mûsa'ya imân etmedi, ancak kavminden bir zürriyet kendilerinin Fir'avun'dan ve onların cemaatinden bir belaya uğrayacaklarından korkar oldukları halde imân etmiş oldular. Fir'avun ise muhakkak ki, o yerde yüksek idi ve şüphe yok ki, o haddi tecavüz edenlerden idi.
Ömer Öngüt : Firavun'un ve erkânının fenalık yapmasından korktukları için kavmin bir kısım gençleri dışında, kimse Musa'ya iman etmedi. Çünkü Firavun yeryüzünde ululuk taslayan (bir zorba) ve o gerçekten aşırı gidenlerden idi.
Şaban Piriş : Firavun ve çevresindekilerin işkence yapmasından korkmalarından dolayı kavminden Musa’ya çok küçük bir grubun dışında inanan olmadı. Çünkü Firavun o yerde hakimdi ve O, aşırı gidenlerdendi.
Suat Yıldırım : Hasılı, başlangıçta Mûsâ’ya, kendi kavminden, genç bir kuşaktan başka iman eden olmadı. Kavmi, Firavun’un ve ileri gelen yetkililerinin, kendilerine işkence edeceklerinden korkuyorlardı.Çünkü Firavun o ülkede son derece despot ve çok aşırı gidenlerdendi.
Süleyman Ateş : Fir'avn'ın ve adamlarının, kendilerine kötülük yapmasından korktukları için kavminin içinde Mûsâ'ya, yalnız genç bir kuşaktan başkası inanmadı. Çünkü Fir'avn, yeryüzünde çok ululanan ve çok aşırı gidenlerden idi.
Tefhim-ul Kuran : Sonunda Musa'ya kendi kavminin bir zürriyetinden (gençlerinden) başka -Firavun ve önde gelen çevresinin kendilerini belalara çarptırmaları korkusuyla- iman eden olmadı. Çünkü Firavun, gerçekten yeryüzünde büyüklenen bir zorba ve gerçekten ölçüyü taşıranlardandı.
Ümit Şimşek : Firavun ile kavmin ileri gelenlerinden başlarına bir belâ gelir diye korktukları için, Musa'ya, kavminden genç bir neslin dışında iman eden olmadı. Firavun gerçekten de memlekette bir zorba kesilmişti ve çok aşırı giden biriydi.
Yaşar Nuri Öztürk : Firavun ve kodamanlarının kendilerine kötülük etmelerinden korktukları için, kavmi arasından bir gençlik grubu dışında hiç kimse Mûsa'ya inanmadı. Çünkü Firavun, o toprakta gerçekten çok üstündü ve gerçekten sınır tanımaz azgınlardan biriydi.
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 4.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108109

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
51.070