HÛD-36

Anasayfa » HÛD Suresi » HÛD-36
share on facebook  tweet  share on google  print  

HÛD-36

"HÛD Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<11/HÛD-36>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

وَأُوحِيَ إِلَى نُوحٍ أَنَّهُ لَن يُؤْمِنَ مِن قَوْمِكَ إِلاَّ مَن قَدْ آمَنَ فَلاَ تَبْتَئِسْ بِمَا كَانُواْ يَفْعَلُونَ

Ve ûhiye ilâ nûhın ennehu len yu’mine min kavmike illâ men kad âmene fe lâ tebteis bi mâ kânû yef’alûn(yef’alûne).

Ve Nuh'a: “Senin kavminden âmenû olmuş olanlar hariç, onlar asla mü'min olmayacak.” (diye) vahyedildi. Artık onların yapmış olduğu şeylerden dolayı sen, yeise kapılma.  
1. ve ûhiye : ve vahyedildi
2. ilâ nûhın : Nuh'a
3. enne-hu : çünkü o, (onlar) olduğu
4. len yu'mine : asla inanmayacaklar (mü'min olmayacaklar)
5. min kavmi-ke : senin kavminden
6. illâ : ancak, hariç
7. men : kimse
8. kad : olmuştu
9. âmene : îmân etti, âmenû oldu
10. fe lâ tebteis : üzülme, sen yeise kapılma
11. bi-mâ : şeyler sebebiyle
12. kânû : oldular
13. yef'alûne : yapıyorlar

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

İbni Abbas (R.A)'dan bir rivayete göre:

Nuh (A.S)'ı bayılıncaya kadar, kavmi her gün dövermiş. Sonra bir iki insan evin önüne bırakılırlarmış. Ertesi gün yine meydana çıkar, yine onları davet edermiş. Bir gün bir ihtiyar, oğlu ile Nuh (A.S)'ın yanına gidip "Oğluna dikkat et! Bu divane seni aldatmasın" dedi. Delikanlı babasının asasıyla Nuh (A.S)'a vurup başını yardı ve bu vahiy geldi. Nuh (A.S) "Ya Rabbi! Yeryüzündeki bütün kâfirleri, cezalandır" diye dua etti. Daha önceleri ayılınca "Allah'ım benim kavmimi af ve mağfiret et çünkü onlar bilmiyorlar" derdi. Beddua etmesi, yıllar sonradır.

Allahû Tealâ, Hz. Nuh'a bu âyetteki sözleri söylemektedir.

11/HÛD-36

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Ve Nuh'a: “Senin kavminden âmenû olmuş olanlar hariç, onlar asla mü'min olmayacak.” (diye) vahyedildi. Artık onların yapmış olduğu şeylerden dolayı sen, yeise kapılma.
Diyanet İşleri : Nûh’a vahyolundu ki: “Kavminden daha önce iman etmiş olanlardan başka, artık hiç kimse iman etmeyecek. O hâlde, onların yapmakta oldukları şeylerden dolayı üzülme.”
Abdulbaki Gölpınarlı : Nûh'a, kavminden inananlardan başkaları kesin olarak inanmayacak, artık sen de onların yaptıkları işler yüzünden kederlenme diye vahyedildi.
Adem Uğur : Nuh'a vahyolundu ki: Kavminden iman etmiş olanlardan başkası artık (sana) asla inanmayacak. Öyle ise onların işlemekte olduklarından (günahlardan) dolayı üzülme.
Ahmed Hulusi : Nuh'a vahyolundu ki: "Halkından, iman etmiş olanlar dışında kimse iman etmeyecek. . . (Artık) onların yapmakta olduklarından dolayı üzgün olma!"
Ahmet Tekin : Nuh’a:
'Kavminden iman etmiş olanlardan başkası artık asla sana iman etmeyecek. Öyleyse onların sergilemeye devam ettikleri günahkâr, isyankâr davranışlarından dolayı üzülme.' diye vahyedildi.
Ahmet Varol : Nuh'a vahyolundu ki: 'Kavminden şimdiye kadar iman etmiş olanların dışında artık kimse iman etmeyecek. Onların yaptıklarından dolayı üzülme!
Ali Bulaç : Nuh'a vahyedildi: "Gerçekten iman edenlerin dışında, kesin olarak kimse inanmayacak. Şu halde onların işlemekte olduklarından dolayı üzülme."
Ali Fikri Yavuz : Nûh’a şöyle vahyolunmuştu: “- Haberin olsun, önceden iman edenlerden başka, kavminden hiç biri asla iman etmiyecek. O halde yaptıkları şeylerden (eziyet ve tekziplerden ) ötürü kederlenme.
Bekir Sadak : (36-37) Nuh'a, «Senin milletinden, inanmis olanlardan baskasi inanmayacaktir; onlarin yapageldiklerine uzulme; nezaretimiz altinda, sana bildirdigimiz gibi gemiyi yap. Haksizlik yapanlar icin Bana bas vurma, cunku onlar suda bogulacaklardir» diye Allah tarafÙndan vahyolundu.
Celal Yıldırım : Nuh'a, senin kavminden imân edenlerden başkası, şüphen olmasın ki (sana) inanmıyacaktır. Artık onların işleyegeldiklerinden dolayı üzülüp tasalanma.
Diyanet İşleri (eski) : (36-37) Nuh'a, 'Senin milletinden, inanmış olanlardan başkası inanmayacaktır; onların yapageldiklerine üzülme; nezaretimiz altında, sana bildirdiğimiz gibi gemiyi yap. Haksızlık yapanlar için Bana baş vurma, çünkü onlar suda boğulacaklardır' diye Allah tarafından vahyolundu.
Diyanet Vakfi : Nuh'a vahyolundu ki: Kavminden iman etmiş olanlardan başkası artık (sana) asla inanmayacak. Öyle ise onların işlemekte olduklarından (günahlardan) dolayı üzülme.
Edip Yüksel : Nuh'a vahyedildi: 'Şu ana kadar inanmış olanların dışında artık halkından hiç kimse inanmıyacaktır. Onların tavırları seni üzmesin.'
Elmalılı Hamdi Yazır : Bir de Nuha vahyolunmuştu ki haberin olsun kavminden iyman etmiş olanlardan maada hiç biri iyman etmiyecek, onun için her ne yaparlarsa gam yeme de
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bir de Nuh'a vahyolunmuştu ki: «Haberin olsun, kavminden iman etmiş olanların dışında hiçbiri iman etmeyecektir; onun için her ne yaparlarsa gam yeme!
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ayrıca Nuh'a şöyle vahyettik: «Bil ki kavminden şimdiye kadar iman etmiş olanlardan başka artık kimse iman etmeyecektir. Onun için yaptıkları şeylerden dolayı kederlenme.»
Fizilal-il Kuran : Nuh'a vahiy yolu ile bildirildi ki; «Daha önce inananlar dışında soydaşlarından başka inanan olmayacaktır. Onların yaptıklarından dolayı üzülme.»
Gültekin Onan : Nuh'a vahyedildi: "Gerçekten inananların dışında, kesin olarak kimse inanmayacak. Şu halde onların işlemekte olduklarından dolayı üzülme."
Hasan Basri Çantay : Nuha şu hakıykat vahy olundu: «Kavminden gerçek îman etmiş olanlardan başkası asla îman etmeyecekdir. O halde (bîhûde üzülüb de) işleyegeldikleri şeylerden (tecâvüzlerden) dolayı tasalanma».
Hayrat Neşriyat : Nûh’a da şübhesiz şöyle vahyolundu: 'Kavminden, gerçekten îmân etmiş olanlardan başka kimse aslâ îmân etmeyecek; öyle ise onların yapmakta olduklarından dolayı üzülme!'
İbni Kesir : Nuh'a vahyolundu ki: Senin kavminden iman edenlerden başkası asla inanmayacaktır. Bunun için onların işlediklerine üzülme.
Muhammed Esed : Ve Nuh'a: "Senin kavminden, şimdiye kadar inanmış olanların dışında kimse inanmayacak" diye vahyettik, "Bu yüzden, onların yapabilecekleri şeylerden ötürü sakın tasalanma,
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve Nûh'a vahyolundu ki, «Muhakkak kavminden imân etmeyecektir, ancak cidden imân etmiş olanlar müstesna. Artık yapar oldukları şey ile mahzun olma.»
Ömer Öngüt : Nuh'a vahyolundu ki: “Kavminden, iman etmiş olanlardan başkası aslâ imana gelmeyecektir. O halde onların yaptıklarından dolayı tasalanma. ”
Şaban Piriş : Nuh’a: “Gerçekten iman edenlerin dışında, kesin olarak kavminden kimse inanmayacak. O halde, onların yaptıklarına üzülme.” diye vahyedildi.
Suat Yıldırım : (36-37) Nuh’a şöyle vahyolundu ki: "Artık halkından, daha önce iman etmiş olanlar dışında, hiç kimse iman etmeyecek. Öyleyse o kâfirlerin yaptıklarından dolayı kederlenme de, Bizim gözetimimiz altında ve vahyimiz doğrultusunda, gemiyi yap ve o zalimler lehinde Ben’den hiçbir ricada bulunma. Çünkü onlar suda boğulacaklardır."
Süleyman Ateş : Nûh'a vahyolundu ki: "Kavminden, inanmış olanlardan başka kimse inanmayacak, onların yaptıklarından dolayı üzülme!"
Tefhim-ul Kuran : Nuh'a vahyedildi: «Gerçekten iman edenlerin dışında, kesin olarak kimse inanmayacak. Şu halde onların işlemekte olduklarından dolayı üzülme.»
Ümit Şimşek : Derken Nuh'a 'Şimdiye kadar iman edenlerden başka, kavminden sana iman eden olmayacak,' diye vahyolundu. 'Artık onların yaptıkları için tasalanma.
Yaşar Nuri Öztürk : Nûh'a şöyle vahyolundu: "Toplumundan, daha önce inanmış olanlar dışında hiç kimse iman etmeyecektir. Artık onların yaptıkları yüzünden tasalanıp durma."
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 4.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122123

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
55.445