RA'D-20

Anasayfa » RA'D Suresi » RA'D-20
share on facebook  tweet  share on google  print  

RA'D-20

"RA'D Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<13/RA'D-20>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

الَّذِينَ يُوفُونَ بِعَهْدِ اللّهِ وَلاَ يِنقُضُونَ الْمِيثَاقَ

Ellezîne yûfûne bi ahdillâhi ve lâ yenkudûnel misâk(misâka).

Onlar, Allah’ın ahdini ifa ederler (ruhlarını, vechlerini, nefslerini ve iradelerini Allah’a teslim ederler). Ve misaklerini (diğer teslimlerle birlikte iradelerini de Allah’a teslim edeceklerine dair misaklerini) bozmazlar. 
1. ellezîne : o kimseler
2. yûfûne : yerine getirirler, ifa ederler
3. bi ahdi allâhi : Allah'ın ahdini
4. ve lâ yenkudûne : ve bozmazlar
5. el misâka : misaki

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Burada Allahû Tealâ'nın ahdi ile insanların ahdlerini birbirine karıştırmamak söz konusudur.

6/EN'ÂM-152: Ve lâ takrebû mâlel yetîmi illâ billetî hiye ahsenu hattâ yebluga eşuddeh(eşuddehu), ve evfûl keyle vel mîzâne bil kıst(kıstı), lâ nukellifu nefsen illâ vus’ahâ ve izâ kultum fa’dilû ve lev kâne zâ kurbâ, ve bi ahdillâhi evfû, zâlikum vassâkum bihî leallekum tezekkerûn(tezekkerûne).

Yetimin malına, o en kuvvetli çağına gelinceye kadar, en güzel şekliyle olmadıkça yaklaşmayın. Ölçü ve tartıyı adaletle yerine getirin. Kimseyi gücünün dışında (bir şey ile) sorumlu tutmayız. Söylediğiniz zaman, yakınınız olsa bile, artık adaletle söyleyin. Allah'ın ahdini yerine getirin (ifa edin). Böylece tezekkür edersiniz diye, (Allah) işte böyle, size onunla vasiyet (emir) etti.

Allah'ın ahdi; yeminimizi, misakimizi, ahdimizi yerine getirdikten, yani ruhumuzu, fizik vücudumuzu (vechimizi) ve nefsimizi Allah'a teslim ettikten sonraki işlem, yani irademizi Allah'a teslim etmeyi kapsamaktadır. Ama irademizi Allah'a teslim etmek, evvelkileri gerçekleştirmeden mümkün değildir. Görülüyor ki bizim misakimiz de Allah'ın ahdi de sadece irademizin Allah'a teslimidir. Allahû Tealâ En'am suresinin 153. âyet-i kerimesinde evvelâ emirlerden bahsetmektedir:

6/EN'ÂM-153: Ve enne hâzâ sırâtî mustekîmen fettebiûh(fettebiûhu), ve lâ tettebiûs subule fe teferreka bikum an sebîlih(sebîlihi), zâlikum vassâkum bihî leallekum tettekûn(tettekûne).

Ve muhakkak ki; bu, Benim mustakîm olan yolumdur. Öyleyse ona tâbî olun. Ve (başka) yollara tâbî olmayın ki; o taktirde sizi, onun yolundan ayırır. İşte böyle size onunla vasiyet etti(emretti). Umulur ki böylece siz takva sahibi olursunuz.

Bu iki âyette, Allah'ın vasiyetinin bir bütün oluşturduğu görülmektedir. Allah'ın vasiyetiyle, ahdi aynı hüviyette değildir. Ancak Allahû Tealâ, En'am-152'de "leallekum tezekkerûn", En'am-153'te ise "leallekum tettekûn" kullanmaktadır. Ayrıca birincisinde Allah'ın ahdinden, ikincisinde Sıratı Mustakîm'den bahsetmesi, Allahû Tealâ'nın iki tane kavramdan söz etmesidir.

Bir tanesi "ahdallahi" yani Allah'ın ahdidir ki; bu iradeyi Allah'a teslim etmektir. İkincisinde ise devreye Sıratı Mustakîmler girmektedir. Bunlar, ruhu, fizik vücudu, nefsi ve iradeyi Allah'a teslim eden Sıratı Mustakîmler'dir. Burada konuya karmaşıklık veren Allahû Tealâ'nın her ikisinde de "Allah'ın vasiyeti" demesidir. Ama Allah'ın bu vasiyetini, "4 Sıratı Mustakîm'le alâkalı vasiyet" ve "Allah'ın ahdiyle alâkalı vasiyet" olmak üzere ikiye ayırmak mümkündür.

Sonuç olarak Allahû Tealâ, En'am-153'te bütün Sıratı Mustakîmler'den (yani 4 Sıratı Mustakîm'den) bahsettiği için vasiyet; ruhun, vechin, nefsin ve iradenin hepsinin teker teker Allah'a teslimini içermektedir.

Sonuç: Allah'ın ahdi sadece iradenin Allah'a teslimidir. Allah'ın vasiyeti bütün emirleri ve ayrıca 4 teslimin hepsini birer birer yerine getirmektir.

 

13/RA'D-20

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Onlar, Allah'ın ahdini ifa ederler (ruhlarını, vechlerini, nefslerini ve iradelerini Allah'a teslim ederler). Ve misaklerini (diğer teslimlerle birlikte iradelerini de Allah'a teslim edeceklerine dair misaklerini) bozmazlar.
Diyanet İşleri : Onlar, Allah’a verdikleri sözü yerine getiren ve sözleşmeyi bozmayanlardır.
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlardır Allah'la ahdettikleri şeye vefâ edenler ve verdikleri sözden caymayanlar.
Adem Uğur : Onlar, Allah'ın ahdini yerine getirenler ve verdikleri sözü bozmayanlardır.
Ahmed Hulusi : Onlar (hakikate erenler), Allâh ahidlerine uyarlar (Allâh'ın varlıklarında açığa çıkardığı hakikat bilgisinin gereğini yaşarlar), mîsaklarını (yaratılış fıtriyetlerini) bozmazlar.
Ahmet Tekin : Onlar, Allah’a olan taahhütlerini yerine getirenler, verdikleri sözü bozmayanlar, koyduğu ilâhî düzene, şeriate aykırı yaşamayanlardır.
Ahmet Varol : Onlar Allah'ın ahdini yerine getirirler ve anlaşmayı bozmazlar.
Ali Bulaç : Onlar Allah'ın ahdini yerine getirirler ve verdikleri kesin sözü (misakı) bozmazlar.
Ali Fikri Yavuz : Onlar ki, Allah’ın tevhîd ahdini yerine getirirler, verdikleri sözü bozmazlar.
Bekir Sadak : Onlar, Allah'in ahdini yerine getirirler, anlasmayi bozmazlar.
Celal Yıldırım : O sağduyu sahipleri ki, Allah'a verdikleri sözü yerine getirirler; güven sağlayan anlaşma ve sözleşmeleri bozmazlar.
Diyanet İşleri (eski) : Onlar, Allah'ın ahdini yerine getirirler, anlaşmayı bozmazlar.
Diyanet Vakfi : Onlar, Allah'ın ahdini yerine getirenler ve verdikleri sözü bozmayanlardır.
Edip Yüksel : Onlar ki ALLAH'a verdikleri sözü yerine getirirler ve sözleşmeyi bozmazlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : Onlar ki Allahın ahdine vefâ ederler ve misâki bozmazlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlar ki, Allah'a verdikleri sözü yerine getirirler ve antlaşmayı bozmazlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar ki, Allah'ın ahdini yerine getirirler ve antlaşmayı bozmazlar.
Fizilal-il Kuran : Onlar Allah'a verdikleri sözü tutarlar, anlaşmalarını bozmazlar.
Gültekin Onan : Onlar Tanrı'nın ahdini yerine getirirler ve verdikleri kesin sözü (misakı) bozmazlar.
Hasan Basri Çantay : Onlar ki Allahın ahdini yerine getirirler, mîsâkı bozmazlar,
Hayrat Neşriyat : Onlar ki, Allah’ın ahdini yerine getirirler ve (verdikleri) sözü bozmazlar.
İbni Kesir : Onlar ki; Allah'ın ahdini yerine getirirler ve anlaşmayı bozmazlar.
Muhammed Esed : onlar ki Allah'la olan bağlantılarına sadakat gösterir, andlaşmalarını asla bozmazlar;
Ömer Nasuhi Bilmen : Onlar ki, Allah Teâlâ'nın ahdini yerine getirirler ve misakı bozmazlar.
Ömer Öngüt : Onlar ki Allah'ın ahdini yerine getirirler, verdikleri sözü bozmazlar.
Şaban Piriş : Onlar, Allah’a verdikleri sözü yerine getirenler, antlaşmayı bozmayanlardır.
Suat Yıldırım : Verdikleri sözde duranlar ve misakı bozmayanlar da işte onlardır.
Süleyman Ateş : Onlar, Allâh'ın ahdini yerine getirirler ve andlaşmayı bozmazlar.
Tefhim-ul Kuran : Onlar Allah'ın ahdini yerine getirirler ve verdikleri kesin sözü (misakı) bozmazlar.
Ümit Şimşek : Onlar Allah'ın ahdini yerine getirirler ve antlaşmayı bozmazlar.
Yaşar Nuri Öztürk : İşte bunlardır, Allah'a verdikleri söze sadık kalanlar ve antlaşmayı bozmayanlar.
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 4.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 4243

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
21.355