MU'MİN-14

Anasayfa » MU'MİN Suresi » MU'MİN-14
share on facebook  tweet  share on google  print  

MU'MİN-14

"MU'MİN Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<40/MU'MİN-14>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

فَادْعُوا اللَّهَ مُخْلِصِينَ لَهُ الدِّينَ وَلَوْ كَرِهَ الْكَافِرُونَ

Fed’ûllâhe muhlisîne lehud dîne ve lev kerihel kâfirûn(kâfirûne).

Öyleyse dîni, O’na halis kılarak Allah’a davet edin. Kâfirler kerih görse de. 
1. fe : böylece, artık
2. ud'û allâhe : Allah'a dua edin
3. muhlisîne : has kılarak, özel olarak
4. lehu : ona
5. ed dîne : dîn
6. ve lev : ve şâyet, eğer
7. kerihe : kerih oldu, istenmedi
8. el kâfirûne : kâfirler, inkâr edenler

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Allah'a davet etmek tebliğdir. "Allah'a ulaşmayı dilemezseniz gideceğiniz yer cehennemdir." diyerek Allahû Tealâ'nın bütün vazifelilerinin yaptığı tebliği yapmakla mükellefsiniz.

Allah'a halis kılanlar kimlerdir? Beyyine Suresinin 5. âyet-i kerimesinde aynı şeyi söylüyor Allahû Tealâ:

98/BEYYİNE-5: Ve mâ umirû illâ li ya’budûllâhe muhlisîne lehud dîne hunefâe ve yukîmûs salâte ve yu’tûz zekâte ve zâlike dînul kayyimeh(kayyimeti).

Ve onlar, Allah için hanifler olarak dînde halis kullar olmaktan (nefslerini halis kılmaktan) ve namazı ikame etmekten ve zekâtı vermekten başka bir şeyle emrolunmadılar. İşte kayyum dîn (kıyâmete kadar devam edecek dîn) budur.

Dîni Allah'a halis kılmak demek, kişinin nefsinin kalbinde halis olanın yeşermesi, meyve vermesi demektir. Bir kişinin nefsinin kalbi %100 Allah'ın nurlarıyla dolarsa halis olmuştur. Bütün katışıklardan temizlenmiştir; hiçbir karışığı kalmamıştır.

İşte dîni de Allah'a halis kılmak, nefsin kalbini ancak halis kılınca gerçekleşir. Allah'a ait olan dînin bütün gereklerini yerine getirince, daimî zikrin sahibi olunca dîn Allah'a has kılınmış olunur.

 

40/MU'MİN-14

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Öyleyse dîni, O'na halis kılarak Allah'a davet edin. Kâfirler kerih görse de.
Diyanet İşleri : O hâlde, kâfirlerin hoşuna gitmese de, siz dini Allah’a has kılarak O’na ibadet edin.
Abdulbaki Gölpınarlı : Artık, dîninde, özünüzü tamâmıyla ona bağlıyarak çağırın Allah'ı kâfirler istemese de.
Adem Uğur : Haydi, kâfirlerin hoşuna gitmese de Allah'a, Allah için dindar ve ihlâslı olarak dua edin!
Ahmed Hulusi : Öyle ise hakikat bilgisini inkâr edenler kerih görse de, Din'i O'na has kılarak Allâh'a yönel!
Ahmet Tekin : Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar eden kâfirlerin hoşuna gitmese de, Allah’ın dinini ve düzenini içtenlikle benimseyerek samimiyetle toplumunuzda uygulayıp Allah’a ibadet ve dua edin.
Ahmet Varol : Kâfirler hoşlanmasalar da siz dini yalnız O'na halis kılarak Allah'a dua (ibadet) edin.
Ali Bulaç : Öyleyse, dini yalnızca O'na halis kılanlar olarak Allah'a dua (kulluk) edin; kafirler hoş görmese de.
Ali Fikri Yavuz : O halde siz, Allah’a ibadeti hâlis kılarak hep O’na itaat edin, varsın kâfirler hoşlanmasınlar.
Bekir Sadak : Ey inananlar! Inkarcilar istemese de, dini yalniz Allah'a has kilarak O'na yalvarin.
Celal Yıldırım : O halde kâfirler hoşlanmasa da siz (ey mü'minler!) dini Allah'a hâlis kılarak gösterişten uzak, samimiyetle O'na duâ edip yalvarın.
Diyanet İşleri (eski) : Ey inananlar! İnkarcılar istemese de, dini yalnız Allah'a has kılarak O'na yalvarın.
Diyanet Vakfi : Haydi, kâfirlerin hoşuna gitmese de Allah'a, Allah için dindar ve ihlâslı olarak dua edin!
Edip Yüksel : İnkarcılar hoşlanmasa da dini sadece ALLAH'a ait kılarak O'na kulluk edin.
Elmalılı Hamdi Yazır : O halde siz, dini Allah için halıs kılarak hep ona çağırın isterse kâfirler hoşlanmasınlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O halde sizler, dini kendisi için halis kılarak (dininde samimi olarak) hep Allah'a ibadet edin; isterse kafirler hoşlanmasınlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O halde siz, dini Allah için halis kılarak hep O'na yalvarın. İsterse kâfirler hoşlanmasınlar.
Fizilal-il Kuran : Ey inananlar! Kafirlerin hoşuna gitmese de siz, dini yalnız Allah'a halis kılarak O'na çağırın.
Gültekin Onan : Öyleyse, dini yalnızca O'na halis kılanlar olarak Tanrı'ya dua (kulluk) edin; kafirler hoş görmese de.
Hasan Basri Çantay : Haydi (ey mü'minler), kâfirlerin hoşuna gitmese de, Allaha, Onun dîninde ıhlâs (ve samîmiyyet) erbabı olarak, ibâdet edin.
Hayrat Neşriyat : Öyle ise kâfirlerin hoşuna gitmese de, (siz) dînde O’na (karşı) ihlâslı (samîmi)kimseler olarak Allah’a duâ edin!
İbni Kesir : Öyleyse kafirler istemese de, siz dini yalnız O'na halis kılanlar olarak Allah'a dua edin.
Muhammed Esed : Hakikati inkar edenleri ne kadar öfkelendirse de içten bir inançla yalnız Allah'a bağlanarak O'na dua edin!
Ömer Nasuhi Bilmen : Artık Allah'a dini O'nun için halis kılarak ibadet ediniz. Velev ki kâfirler hoşlanmasınlar.
Ömer Öngüt : Kâfirlerin hoşuna gitmese de, siz Allah'a, dini yalnız O'na hâlis kılarak duâ edin.
Şaban Piriş : Kafirlerin hoşuna gitmese de dini/hayat düzenini Allah’a özgü kılarak yalnızca Ona dua edin.
Suat Yıldırım : O halde kâfirler hoşlanmasalar da siz, ibadeti gönülden ve yalnız Allah’a yaparak O’na dua edin.
Süleyman Ateş : Kâfirlerin hoşuna gitmesede siz, dini yalnız Allah'a hâlis kılarak O'na çağırın.
Tefhim-ul Kuran : Öyleyse, dini yalnızca O'na halis kılanlar olarak Allah'a dua (kulluk) edin; kâfirler hoş görmese de.
Ümit Şimşek : Kâfirler hoşlanmasa da, siz dini bütünüyle Ona has kılarak Allah'a yakarın.
Yaşar Nuri Öztürk : Kâfirler hoşlanmasa da siz, dini yalnız O'na özgüleyerek, Allah'a dua edin!
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 7.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 8485

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
33.123