| İmam İskender Ali Mihr | : | Hayır, (öyle değil) muhakkak ki Rabbi, onu en iyi görendir. |
| Diyanet İşleri | : | Hayır! Sandığı gibi değil! Şüphesiz Rabbi onu görüyordu. |
| Abdulbaki Gölpınarlı | : | Evet, şüphe yok ki Rabbi, onu görürdü. |
| Adem Uğur | : | Oysa gerçekten Rabbi onu görüyordu. |
| Ahmed Hulusi | : | Hayır! Muhakkak ki onun Rabbi, onda Basıyr idi! |
| Ahmet Tekin | : | Oysa Rabbi onu biliyor, görüyordu. |
| Ahmet Varol | : | Hayır. Muhakkak ki, Rabbi onu görüyordu. |
| Ali Bulaç | : | Hayır; gerçekten Rabbi, kendisini çok iyi görendi. |
| Ali Fikri Yavuz | : | Hayır, (onun zannettiği gibi değil). Çünkü Rabbi onu görüb gözetiyordu. (Muhakkak kendisini hesaba çekecektir.) |
| Bekir Sadak | : | Bilin ki, Rabbi onu suphesiz gormekteydi. |
| Celal Yıldırım | : | Hayır, (kurtuluş yok) şüphesiz ki Rabbi onun yaptıklarını (bir bir) görmekteydi. |
| Diyanet İşleri (eski) | : | Bilin ki, Rabbi onu şüphesiz görmekteydi. |
| Diyanet Vakfi | : | Oysa gerçekten Rabbi onu görüyordu. |
| Edip Yüksel | : | Doğrusu, Rabbi onu görmektedir. |
| Elmalılı Hamdi Yazır | : | Hayır, çünkü rabbı onu gözetiyordu |
| Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Hayır, çünkü Rabbi, onu gözetiyordu. |
| Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Hayır Rabbi onu görmekte idi. |
| Fizilal-il Kuran | : | Aksine Rabbi onu görmekte idi. |
| Gültekin Onan | : | Hayır; gerçekten rabbi, kendisini çok iyi görendi. |
| Hasan Basri Çantay | : | Hayır (o, Rabbine dönecekdi). Çünkü Rabbi onu çok iyi görendi. |
| Hayrat Neşriyat | : | (14-15) Çünki o, (Rabbine) aslâ dönmeyeceğini sanmıştı. Hayır! Şübhesiz Rabbi onu hakkıyla görücü idi! |
| İbni Kesir | : | Hayır; muhakkak Rabbı, onu görmekteydi. |
| Muhammed Esed | : | Evet, öyle! Halbuki Rabbi, onda olan her şeyi görmekteydi! |
| Ömer Nasuhi Bilmen | : | Hayır. Şüphe yok ki, Rabbi onu görür olmuştur. |
| Ömer Öngüt | : | Hayır! Gerçekten Rabbi onu görüyordu. |
| Şaban Piriş | : | Elbette dönecekti! Çünkü Rabbin onu gözlüyordu. |
| Suat Yıldırım | : | Hayır! O Rabbine dönecek! Zira Rabbi, devamlı sûrette onun yaptıklarını görüyor, tek tek kontrol ediyordu. (Bu kontrolün de elbette böyle bir neticesi olacaktı.) |
| Süleyman Ateş | : | Hayır, Rabbi O'nu görmekte idi. |
| Tefhim-ul Kuran | : | Hayır; gerçekten onun Rabbi, kendisini çok iyi görendi. |
| Ümit Şimşek | : | Aksine, Rabbi onu görüyordu. |
| Yaşar Nuri Öztürk | : | Hayır! Rabbi onu iyice görmekteydi. |